DİYARBAKIR'da bir araya gelen 35 sivil toplum örgütü, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından 'Yapı Rezerv Alanı' olarak ilan edilen Dicle Vadisi, Kent Ormanı alanları, imar değişikliği ile Konut ve Ticaret Merkezine dönüştürülmesi planlanan Atatürk Stadyumu ve özel sektör tarafında Dicle Nehri üzerine yapılması düşünülen 3 HES'le ilgili alınan kararları protesto etti.
Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi'ne ait Sümerpark Resepsiyon salonunda bir araya gelen Yerel Kent Konseyi, DİSİAD, DTSO, Baro ve İHD'ninde bulunduğu 35 sivil toplum örgütü temsilci ve üyeleri Türkçe ile Kürtçe'nin Kurmanci ve Zazaki lehçelerinde 'Diyarbakır bedenim', 'Diclem ruhum', 'Mastfroş Tepe ciğerim', 'Stadyum sporum', 'Şehir benim' yazılı dövizileri açtı. Protestocular, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından 'Yapı Rezerv Alanı' olarak ilan edilen Dicle Vadisi, Kent Ormanı alanları, imar değişikliği ile Konut ve Ticaret Merkezi'ne dönüştürülmesi planlanan Atatürk Stadyumu ve özel sektör tarafında Dicle Nehri üzerine yapılması düşünülen 3   HES konusunda ortak basın açıklaması yaparak alınan kararları protesto etti.
'UNESCO YOLUNDA BİR RİSK'
Sivil Toplum Örgütleri adına konuşan Diyarbakır Sanayici ve İşadamları Derneği (DİSİAD) Başkanı Burç Baysal, Hevsel bahçelerinin ve surların korunması şehrin ve dünya mirası açısından son derece önemli olduğunu söyledi. Baysal şöyle dedi:
"UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesi'ne girmek için hazırlanan 'Diyarbakır Kalesi ve Hevsel Bahçeleri Kültürel Peyzaj Alanı' sınırlarının Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından onaylanmasına rağmen, Çevre Şehircilik Bakanlığı tarafından Dicle Vadisinin bir kısmının rezerv yapı alanı olarak ilan edilmesi Diyarbakır Surlarının Dünya Kültür Mirası Listesine girmesini riske sokacaktır. Dolasıyla sadece kültürel mirasın korunması ve UNESCO süreci açısından değerlendirildiğinde bile oldukça büyük bir risk taşımaktadır. Bu kararın yeniden gözden geçirilmesi, en azından Hevsel Bahçeleri ve Surların korunması kentimiz ve dünya mirası açısından son derece önemlidir."
HES'LER DOĞA KATLİAMINA SEBEP OLACAK
Çevresel Etki Değerlendirmesi'nin verdiği uygunluk raporlarının hiç bir mevzuata uydurulacak bir karar olmadığını ileri süren Baysal şunları söyledi;
"Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi yetki alanı içerisinde kalan Dicle Nehri üzerinde yapılması tasarlanan 3 adet regülatör ve HES projeleri konusudur. Yapılacak regülatörlerden birinin Diyarbakır Kalesi ve Hevsel Kültürel Peyzaj alanı sınırı içerisinde kalması ve tarihi on gözlü köprüye çok yakın bir yerde planlanması kentin doğal peyzajına ve tarihi kültürel değerlerine büyük zarar verecektir. Bu zararın insanlık tarihine hesap verilemeyecek bir doğa katliamına sebep olacağı bilinmelidir. Merkezi idarenin tarihi ve doğal değerleri görmezden gelerek bu tür projelere ÇED uygunluk raporlarının verilmesi hiç bir mevzuata uydurulacak bir karar değildir. Bundan sonraki süreçte konunun takipçisi olacağımızı, bahsedilen kararlardan ve projelerden kamu yararı lehine bir an önce vazgeçilmesini ilgili tüm kurum, kuruluş ve yetkililerden talep ediyoruz."