Mehmet TÜRK/DİYARBAKIR, () - DİYARBAKIR'da, çocuklarının PKK tarafından dağa götürüldüğü için Büyükşehir Belediyesi önünde eylem yapan aileler, Diyarbakır Valiliği'ne yürüdü. Başbakan, BDP ve asker ailelerine çağrıda bulunan aileler, çocuklarının nasıl gittiklerinin önemi olmadığını belirterek, yasal düzenleme, çözüm getirilmesini istediklerini söyledi.
Büyükşehir Belediyesi önünde 13 günden bu yana çocuklarının PKK tarafından dağa götürüldüğü gerekçesiyle gündüz oturma eylemi yapan aileler, bugün Diyarbakır Valiliği'ne yürüdü. Kadın ve erkeklerden oluşan yaklaşık 20 aile, saat 15.00 sıralarında yaklaşık 1 kilometre yürüyerek valilik önüne geldi. Ellerinde Kürtçe ve Türkçe yazılı dövizler taşıyan aileler, valiliğin karşısındaki Anıt Park kaldırımında yaklaşık yarım saat bekledi.
Aileler adına konuşan ve Denizli'de üniversite okurken örgüte katılan 19 yaşındaki Fatih Eren'in ablası Hatice Eren, başta Başbakan Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere hükümete, BDP ve asker annelerine çağrıda bulundu. 30 yıldan bu yana süren ve anneleri ağlatan savaş sürecinin, yerini silahların sustuğu bir iklime bıraktığı dönemde bulunulduğunu belirten Eren, şöyle dedi:
"Uzun süredir ölümlerin olmaması ve anaların yüreğine ateş düşmemesi için hassasiyet gösteren herkese minnetarız. Fakat yine de bizler silahların sustuğu bu dönemin bir an önce çocuklarımıza kavuşabileceğimiz bir sürece evrilmesini arzuluyoruz. Bu sebeple buradan hükümete de sesleniyoruz. Barış süreci denilen bu atmosferin neden kamuoyuna yansıyan somut ve pratik bir karşılığı yok? Barış süreci sadece silahların susması mı demek? Bize göre barış süreci, savaşan öznelerin herhangi bir yasal engelle karşılaşmadan, sağ-salim evlerine dönmelerini sağlayacaksa ve haklı talepler karşılanacaksa bir anlam bulur. Biz evlatları dağda olan anneler olarak, hükümetin bu süreci hızlandırmasını ve acilen pratik boyuta taşımasını talep ediyoruz."
"ÇÖZÜM İSTİYORUZ"
Eren, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a da seslendiklerini anlatırken, acılı seslerine kulak verilmesini istedi. Hatice Eren, "Evlatlarımızın bir an önce dönmesini, döndükleri zaman herhangi bir engelle karşılaşmamasını sağlayacak düzenlemelerin yapılması için yetkililere çağrıda bulunuyoruz. Barış, adalet ve demokrasi söyleminin ete kemiğe bürünmesini sağlayacak tüm vicdanlara sesleniyoruz. Çocuklarımız  kaçırılmadı, maruz kaldıkları propaganda ile bir şekilde götürüldüler. Biz anneler için nasıl gittiklerinin pek bir önemi yok. Bizim için önemli olan bu sürecin en kısa sürede bir çözüme ve böylece hepimizin biran önce evlatlarına kavuşmasıdır" dedi.
Eren, asker annelerinin de evlatların ölmediği bu sürecin bir an önce kalıcı çözüme kavuşturulması için kendi bölgelerinde muhatapları harekete geçirecek eylemler yapmasını istedi.
Ardahan'dan gelen ve nişanlı oğlu Fatih'in dönmesi için çağrı yapan Gülsen Ölmez, oğlunun dönmesini ve barışın sağlanmasından başka bir şey istemediğini söyledi. Diyarbakır'daki nevruz kutlamalarından 2 gün sonra PKK'ya katılan oğlu 18 yaşındaki M.C.E. için Kürtçe hazırladığı dövizle eyleme destek veren 68 yaşındaki Mehmet Evren de oğlunun biran önce eve dönmesi çağrısı yaptı.
Marmara Ünivesitesi Sosyal Bilimler Fakültesi 3'ncü sınıf öğrencisiyken 3 ay önce İstanbul'dan örgüte katılan torunu Mehmet Erim Önalan için Bingöl'den gelerek eyleme katılan Sabri Önalan da, gözyaşları arasında yaptığı konuşmada şunları söyledi;
"Torunum, 8 ay önce örgüte katıldı. Sayın Başbakanımız, parti başkanlarına, TBMM çatısı altında bulunan tüm milletvekillerine, evlat sahibi, evlat şefkati kalplerinde varsa, bizim bu acımızı dindirsinler, barışı getirsinler. İmzaladıkları barışı uygulamaya soksunlar. Bu acıyı kalbimizden söküp alsınlar. 1000 senedir kardeşçe yaşadık. Yine de kardeşçe yaşayalım. Bizim herhangi bir örgütle, partiyle alıp vereceğimiz yok. Cigerimiz yanmış, biran en evvel çocuklarımızın bize verilmesini istiyoruz."

MT(GG/İD) (FOTOĞRAFLI)