GÜMÜŞHANE Üniversitesi Öğretim Üyesi Yrd.Doç.Dr. Ahmet Burhan Çakıcı, 'Çocuk gelinler' sorununa karşı en önemli yöntemin kişinin haklarını bilmesi olduğunu anlatırken, "Kırsal bölgelerde bu hakları anlatabilecek din görevlileri var. O noktada da Medeni Kanun ve dinsel anlamda erginlik farklı olduğu için burada sıkıntılar yaşanmaktadır" dedi.
Polis Akademisi Suç Araştırmaları Merkezi'nce (SAMER) düzenlenen ve 3 Kasım'a kadar devam edecek 5'inci Uluslararası Risk Altında Korunması Gereken Çocuklar Sempozyumu, Antalya'nın Serik İlçesi'ne bağlı turizm beldesi Belek'te devam ediyor.
"YILBAŞI HİNDİSİ SENDROMU"
Sempozyumun ikinci gününde 'Türkiye'de Çocuk Gelinler ve Sorunları' başlıklı sunum yapan Gümüşhane Üniversitesi Öğretim Üyesi Yrd.Doç.Dr. Ahmet Burhan Çakıcı, çocuk gelinlerde 'Yılbaşı hindisi sendromu' ortaya çıktığını söyledi. Bu çocukların oyun gibi gördüğü evliliğin karşılarına çıktığını ve bir yılbaşı hindisi gibi süslendiklerini kaydeden Yrd.Doç.Dr. Çakıcı, çocuk gelinler sorunun anlaşılmasında Medeni Kanun'un öngördüğü ve dinsel anlamda erginlik arasındaki farklılığın önemli engel olduğunu kaydetti.
Medeni Kanun'da 18 yaş olarak tanımlanan ergenliğin dinsel anlamda kanundan daha farklı değerlendirmelere sahip olduğunu vurgulayan Yrd.Doç.Dr. Çakıcı, şöyle konuştu:
"Ülkelerin sosyal, ekonomik, kültürel ve dini durumları çocuk evliliklerin sayısını belirlemektedir. Türkiye aile yapısı araştırmasının 2006 yılı sonuçlarına göre 18 yaş altı kız çocuklarının yüzde 31.8'i evlenirken, 2011 yılında bu rakam yüzde 29'a gerilemiştir. 15- 19 yaş arasında 205 bin kız çocuğu evlenmiş ve bunların 1648'i boşanmış durumdadır."
ÇOCUK GELİN SORUNUN EKONOMİK YÖNÜ
Çocuk gelinliğin ailelerce kabulünde aslında bir ekonomik mantığın da işlediğini ifade eden Yrd.Doç.Dr. Ahmet Burhan Çakıcı, çocuk gelinler hem sofradan bir kişinin eksilmesi hem de yeni geldiği aileye iş gücü olarak görüldüğünü kaydetti.
Yoksulluğun erken evliliğin temelini oluşturduğuna işaret eden Yrd.Doç.Dr. Çakıcı, "Yakın bir dönemde asparagas olduğu anlaşılan bir haber vardı. 'Türkiye'ye sığınan Suriyeli genç kızlarla evlenenlere devlet destek verecek' diye. Haber asparagas ama aslında toplumun da buna karşı bir beklentisi olduğunu ortaya koyması açısından dikkat çekici bir örnektir" diye konuştu.
Erken evliliklere karşı mücadelede eğitim düzeyinin geliştirilmesinden yoksulluğun giderilmesine kadar bir çok argümanın kullanılabileceğini kaydeden Yrd.Doç.Dr. Çakıcı, "Fakat bence kişinin haklarını bilmesinin en önemlisi olduğunu düşünüyorum. Kırsal bölgelerde bu hakları anlatabilecek kişi olarak din görevlileri var. O noktada da Medeni Kanun ve dinsel anlamda erginlik farklı olduğu için burada sıkıntılar yaşanmaktadır" diye konuştu.