AVRUPA Birliği Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış farklı inanç gruplarının temsilcileriyle Ortaköy Feriye restorantta bir araya geldi. Yemeğe Fener Rum Patriği Bartholomeos'un yanı sıra Musevi hahambaşı İsak Haleva, Türkiye Ermenileri Patrik Genel Vekili Aram Ateşyan, Süryani Ortodoks Ruhani lideri Yusuf Çetin, Süryani Katolik Ruhani lideri Yusuf Sağ, Vakıflar Meclisi Üyesi Pandeli Laki Vingas, İstanbul Müftüsü Rahmi Yaran, Vakıflar Genel Müdürü Adnan Ertem, Dışişleri Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Erdoğan İşcan'ın yanı sıra çok sayıda davetli ve gazeteciler katıldı. 10 YIL ÖNCE BÖYLE BİR TOPLANTI DÜŞÜNÜLEMEZDİ

Toplantıda konuşan Bakan Bağış, 10 yıl önce böyle bir toplantının olmasının bile düşünülemediğini belirterek “Bakan düzeyinde ilk defa bir Süryani kilisesini ziyaret ettim. İsmi lazım değil eski bakanlarımızdan birisini de davet etmişler. 'Gelmeyi çok isterdim ama siyaset bunu kaldırmaz, seçmen bunu affetmez' cevabını vermiş. Çok şükür seçmen de bunu taktir ediyor. Çünkü Türkiye'de herkes herkesin huzur içinde yaşamasını istiyor" şeklinde konuştu. BAĞIŞ'TAN TERCÜMANLIK YILLARINA İLİŞKİN ANI

Bakan Bağış, konuklara ABD Eski Başkanı Bill Clinton'un Türkiye ziyareti sırasında Musevi hahambaşı İsak Haleva'ya tercümanlık yaptığı bir görüşmesini anlattı. 1995 yılında ABD'de bir tercüme şirketi kurduğunu aktaran Bağış, genç bir tercümanken Clinton ve Hamambaşı Haleva arasında geçen bir diyalogu şöyle anlattı: “Genç bir girişimci olarak New York'ta bir tercüme şirketi kurmuştum. ABD Başkanı Clinton'un Türkiye'ye bir ziyareti söz konusuydu. Clinton Çankaya Köşkü'nde farklı inanç gruplarının ruhani liderleriyle teker teker görüşme talep etti. Bu akşam soframızı paylaştığımız Hahambaşı Haleva ile Clinton'la görüşmesinde genç bir tercüman olarak bulunmuştum. Sayın Clinton Hahambaşı'na döndü, 'Amerika'daki Musevi toplumu bizim için çok önemli. Türkiye'de bir sorununuz varsa, bunu çözmek için Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel nezdinde yarın girişimlerde bulunayım, bana aktarın'. Sayın Haleva dedi ki, 'Sayın başkan 500 yıldır bu topraklarda huzur içinde yaşıyoruz. Bir sorunumuz olursa devletimizle çözer, sorunu ortadan kaldırırız. Ama sizin bir ihtiyacınız varsa lütfen bana aktarın, ben rica ederim onlar bu işi çözerler" ECDADIMIZIN GERİSİNDE KALMA LÜKSÜMÜZ YOKTUR

Konuşmasına Musevilerin Hanuka Bayramı'nı kutlayarak devam eden Bağış, 'Yaptıklarımız bir lütuf değil, hakkın iadesidir. Bizim değerlerimizin bize emridir' şeklinde konuştu. Fatih Sultan Mehmet'in ilk fermanının din ve vicdan özgürlüğü üzerine olduğunu hatırlatan Bağış, 'Ecdadın gerisinde kalma lüksümüz yoktur' dedi. CUMHURBAŞKANLARI DAHİ 'KÜRDÜM' DEMEYE KORKUYORDU

20 yıl önce ülkenin başbakanlarının, cumhurbaşkanın dahi etnik kimliğini dile getirmeye korktuğunu belirten Bağış sözlerine şöyle devam etti: "Rahmetli Özal 'Benim annem Kürt'tü', 'Benim teyzem Kürtçe bile bilmez' derken aslında başka bir şeyi haykırmaya çalışıyordu. O günlerde cumhurbaşkanları bile 'Kürdüm' demeye korkuyordu" SİYASETTEN MEN TALEBİYLE ANAYASA MAHKEMESİ'NDE YARGILANDIM

Kamu kurumlarında türban yasağının kaldırılmasına da değinen Bağış, 'Devlet üniversite kapısında kıyafet bekçisi olma hastalığını tedavi etti. Lise öğrencileri arasına fitne sokan katsayı gibi uygulamalar son buldu. 7 yıl önce 'Millet neyse vekili de o olmalıdır' dediğim için Anayasa Mahkemesi'nde ömür boyu siyasetten men talebiyle yargılandım"

Fener Rum Patriği Bartholomeos, Bağış'a 3 yıl önce Ruhani liderle düzenlenen yemek sırasında çekilmiş bir fotoğraf hediye ederken, Vakıflar Meclisi Üyesi Pandeli Laki Vingas da Bağış'a Van Akdamar adasının fotoğrafı ile bazı kitaplar hediye etti. Bakan Bağış yemeğin ardından konuklarla beraber toplu fotoğraf çektirdi. FOTOĞRAFLI (GK)