İZMİR Barosu üyeleri, Urla İlçesi Hacılar Koyu'ndaki yapılaşmayı yerinde görmek için geçen cumartesi günü inceleme yapan Türkiye Barolar Birliği (TBB) Çevre ve Kent Komisyonu üyesi 20 avukatın, jandarma tarafından alıkonulmasına tepki gösterdi. Baro, sorumlular hakkında suç duyurusunda bulunulacağını açıkladı.
İzmir Barosu Başkanı Ercan Demir, İzmir Adliyesi Baro Birimi'nde yönetim kurulu üyeleri ve Urla'daki inceleme gezisine katılan avukatlarla birlikte basın toplantısı düzenledi. Ercan Demir, iktidar partisi mensubu bazı politikacılar, bürokratlar ve iş adamlarının karıştığı öne sürülen yolsuzluk operasyonları kapsamında gündeme gelen Urla ilçesi Zeytineli Köyü Hacılar Koyu'ndaki kaçak yapıları yıkımdan kurtarmak amacıyla, taşınmazların bulunduğu parsellerin Çevre ve Şehircilik Bakanlığı İzmir 1 nolu Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Komisyonu'nun kararıyla 1. derece sit alanı olmaktan çıkarılarak, 'sürdürülebilir koruma ve kontrollü kullanım alanı' olarak tescillendiğini hatırlattı. Bu tescil kararının iptali için İzmir Barosu Başkanlığı ve Çevre ve Ekoloji Hareketi avukatları tarafından dava açıldığını belirten Demir, İzmir Barosu ve TBB Çevre ve Kent Hukuku Komisyonu üyesi 20 avukatın 26 Nisan 2014 günü koyda inceleme gezisi yaptığını söyledi.
Heyettekilerin, Hacılar Koyu'na inen yolun kıyıya ulaşmadan birkaç kilometre gerisinde otomatik kapıyla kesildiğini, kapının üzerinde 'Özel ararizidir, girmek yasaktır' ve 'Dikkat köpek var' tabelalarının bulunduğunu, kameralar yerleştirildiğini ve kilometrelerce tel örgü çekilerek arazinin herhangi bir yerinden kıyıya erişimin tamamıyla engellendiğini gördüklerini anlatan Demir, hakkında yıkım kararı olan binalara ve sahile erişimleri mümkün olamadan geri döndüklerini söyledi.
Demir, heyetin dönüş yolunda bazı sivil kişilerinn hakaret ve saldırısına maruz kaldığını, araçlarından birinin taşlandığını, bu olayın hemen sonrasında da Urla jandarma ekiplerinin 'konut dokunulmazlığını ihlal ettikleri' gerekçesiyle avukatları durdurulduklarını, kimliklerine el konulmak ve İlçe Jandarma Karakolu'na götürülmek istendiklerini belirtti. Avukatların takip ettikleri bir dava nedeniyle inceleme yapmak amacıyla burada bulunduklarını, alıkonulmanın keyfi ve hukuksuz olduğunu, kendilerini gözaltına almak istiyorlarsa kanunen Urla nöbetçi savcısının buraya gelmek zorunda olduğunu, bunun haricinde hiçbir gerekçeyle karakola gitmeyeceklerini söylediklerini aktardı.
Avukatların 3 saat boyunca bulundukları yerden ayrılmalarına izin verilmediğini, seyahat özgaürlüklerinin engellendiğini, ve keyfi şekilde alıkonulduklarını, ardından da trafik kontrolü adı altında kimlik tespiti yapılmak amacıyla tekrar durdurulduklarını, araçlarda bulunanların kimliklerinin toplanmak istendiğini ifade eden Demir, jandarmanın bu ikinci hukuksuz girişimine de karşı durulduğunu, sadece araç sürücülerinin kimliklerinin ibraz edildiğini söyledi.
Ercan Demir, "İzmir Barosu olarak, hakkında yıkım kararı olan binaları yıkmak ve kamuya ait koyu hukuksuz şekilde halkın erişimine kapatanlar, bunları teşvik edenler ile göz yumanlar hakkında yasal işlem yapılmak yerine bu hukuksuzlukla mücadele eden meslektaşlarımızı gözaltına almaya kalkışarak, adeta bu tür saldırıları teşvik eden Urla Savcılığı ve jandarma görevlileri ile kaçak yapılala ilgili olarak yaşanan hukuksuzluğun müsebbibi olan herbir politikacı, bürokrat, gerçek ya da tüzel kişiler hakkında suç duyurusunda bulunacağımızı, hukuka aykırı şekilde halkın erişimine kapatılan kıyıların yeniden halka açılması için yürütülecek hukuki sürecin sonuna kadar takipçisi olacağımızı bildiririz" dedi.

BK(AÖ/SS) (FOTOĞRAFLI)