Tolunay DUMAN/TARSUS (Mersin), () - ALMANYA eski Cumhurbaşkanı Christian Wulff'a, 18 Mart Çanakkale Zaferi'nin 99'uncu yıldönümü ve Şehitleri Anma Günü törenlerine katılmak için geldiği Mersin'in Tarsus İlçesi'nde 'Fahri Hemşehrilik' beratı ile şehrin sembolik anahtarı verildi.
18 Mart Çanakkale Zaferi'nin 99'uncu yıldönümü ve Şehitleri Anma etkinliği Tarsus'ta Nusret Mayın Gemisi'nin bulunduğu Çanakkale Zafer Parkı'nda gerçekleşti. Almanya eski Cumhurbaşkanı Christian Wulff'un da yer aldığı törene Tarsus Kaymakam Hasan Göç, Garnizon Komutanı Albay Abdulkadir Yavuz, Belediye Başkanı MHP'li Burhanettin Kocamaz, protokol mensupları, muharip gaziler ve öğrenciler katıldı. Törende Wulff, konuşması için anons edildiğinde kürsüye doğru giderken Atatürk Anıtı önünde durarak kafasıyla selam verdi. Wulff'un bu hareketi tören alanındakiler tarafından uzun süre alkışlandı.
Çanakkale Zaferi'nin Türk milleti için büyük bir önem taşıdığını belirten Wulff, "Aslında savaşlarda yaşamını yitiren insanlar için bir anma gününde bulunmak güzel ama özellikle sizin ülkenizde acı bir savaşta yaşamını yitirenleri anmak onun da ayrı bir anlamı olsa gerek. Tabii, Çanakkale dediğimiz o tarihi gerçekte, önemli bir mücadelede, savaşta, sadece kendi ülkenizden genç insanlar yaşamını yitirmedi, aynı zamanda değişik ülkelerden gelen gencecik insanlar da belki bilmedikleri, nedenini anlayamadıkları bir savaşta yaşamını kaybettiler" dedi.
WULFF İÇİN HEMŞEHRİLİK TÖRENİ
Christian Wulff, daha sonra Tarsus Belediye Meclis Salonu'nda düzenlenen fahri hemşehrilik törenine katıldı. Belediye Başkanı Burhanettin Kocamaz, Wulff'un ülkesinde göreve geldiği ilk günden itibaren, Türk toplumuna gösterdiği özel ilgisini ve Müslüman kesim ile olan diyalogunu unutmadıklarını söyledi. Wulff ise Kocamaz'a teşekkür ederek şunları söyledi:
"Yaptığım ilk ziyaret sırasında, bir gün bu kentin fahri hemşehrisi olacağımı bilmiyordum. Ama gerçekten çok güzel bir jest oldu. Fahri hemşehrilik ünvanını memnuniyetle kabul ettim. Bunun sebebi, sadece bu kentin insanlarının konuksever olması değil, aynı zamanda Tarsus dünyamız için özel bir şehirdir. Çünkü Tarsus, Aziz Paulus'un doğum yeridir. O şahsiyet, sadece ilk kilisenin kurucusu değil, aynı zamanda bu inancın, dünyaya yayılmasını sağlayan isimdir. Ancak Tarsus, Müslüman alemi için de büyük önem taşır. Çünkü, ilk Müslümanlardan biri sayılan ve İslam dünyasında saygınlığı olan Bilal-i Habeşi'nin makamı da buradadır. Bunun yanı sıra mezarı Tarsus'ta bulunan Danyal Peygamber de, Musevi dünyası için kutsal bir isimdir. Tarsus bu bağlamda, üç semavi dinin buluştuğu, yollarının kesiştiği önemli bir noktadır. Yani, farklı inançların birbirine ne kadar yakın olduğunu, olabileceğini ve olması gerektiğini gözlerimizin önüne seriyor. Aslında öylesine köklü ortak yönlerimiz var ki Müslümanlar gibi, Museviler de Hıristiyanlar da, dünyayı ve insanlığı yaratan bir tanrıya inanıyor. Bizim yaptığımız, yaradılışa dikkat etmek ve korumaktadır. Bize yüklenen görev insanlık onurunu korumak, kollamaktır."
'BARIŞ İÇİN DİN ADAMLARI ÇABA GÖSTERMELİDİR'
Christian Wulff, dünyadaki savaşların sona ermesinde dini kanaat önderlerini önemli görevler düştüğünü kaydederek şunları söyledi:
"Almanya'da, inançlarından ötürü hiç kimsenin dışlanması söz konusu olamaz. Bu temel önemlidir. Almanya' da uzun yıllardır camilerde 'Açık Kapı Günleri' düzenleniyor. Çok sayıda Hıristiyan da camileri ziyaret edip, geniş bilgi edinebiliyor. Ben Almanya Cumhurbaşkanı olarak Berlin'de bir camide düzenlenen iftar programına katılmıştım. Almanya'da Cumhurbaşkanlığım dönemimde 'Birlik Bayramı'nda yaptığım bir konuşmamda 'İslamiyet artık Almanya'nın bir parçasıdır' demiş ve Ankara'ya geldiğimde 'Hıristiyanlık da Türkiye'ye aittir' ifadesini kullanmıştım. Dünyada yaşanan savaşların önüne dini kanaat önderleri geçebilirler. Çünkü onlar büyük sorumluluk taşır. Dinler arasında barış tesis edilmedikçe, uluslararasındaki savaşlar da bitmez. İşte bu barışın üzerine din adamlarının çabası gerekir. İşte bu gerçek, tarafların rekabet duygularını, sen-ben algısını bir köşeye koyup, karşılıklı önyargıları yıkmak ve güveni inşa etmek için geçerlidir. Böylesi bir yaklaşım ile dinler insanlar arasında bir kavga sebebi değil, birbirini tanıma, anlama ve yakınlaşması yönünde iyi bir fırsat olur. Çünkü insanlık onuru, bu yakınlaşmanın odağındadır."
Konuşmaların ardından Başkan Kocamaz, Wulff'a, 'Tarsus Fahri Hemşerilik' beratını, kolyesini ve şehrin sembolik anahtarını teslim etti.

TD(BK/CK) (FOTOĞRAFLI)