ARAMA Kurtarma Derneği (AKUT) Antalya Birim Sorumlusu Yılmaz Sevgül, dernek başkanı Nasuh Mahruki'nin Atatürk'e hitaben 10 Kasım'da yazdığı mektubun bireysel, derneğinse siyaset üstü olduğunu söyledi.
Nasuh Mahruki'nin 10 Kasım'da Atatürk'e yazdığı mektupla ilgili tartışmalar üzerine, derneğin bir dönem ikinci başkanlığını yapan ve Mahruki'yle birlikte Everest'e tırmanan AKUT Antalya Birim Sorumlusu Yılmaz Sevgül, açıklama yaptı. Sevgül, AKUT'un Türkiye genelinde 35 bölgede örgütlü ve 1500'e yakın gönüllü üyesi olan siyaset üstü bir kurum olduğunu açıkladı.
Nasuh Mahruki'nin dağcılığın yanı sıra, yazarlık, fotoğrafçılık gibi yetenekleriyle çok yönlü olduğunu anımsatan ve düşündüğünü ifade etmenin bireyin hakkı olduğuna dikkati çeken Sevgül, AKUT içinde her görüşe sahip kişiler olabileceğini, bugüne kadar dil, din, ırk, mezhep, renk ve siyasi ayrım yapmadan herkesi kurtardıklarını, tek amaçlarının da kurtarmak olduğunu kaydetti.
AKUT'un siyaset üstü bir yapı olduğunu, kendi içlerinde de kurumsal olarak siyasi bir söylemde bulunmadıklarını ve bulunmayacaklarını anlatan Sevgül, "Vatandaşlarımız rahat olsun ve bize güvensinler. Biz kimseyi böyle bir ayrıma getirmeyiz, istemiyoruz da" dedi.
AÇIKLAMA İŞE YANSIDI
Mektubun kamuoyuna yansımasının ardından kurum içinde bazı tepkiler oluştuğu gibi bazı sorunlar da yaşadıklarını dile getiren Yılmaz Sevgül, "Tabi ki Nasuh'tan kaynaklı bazı yansımalar var. Örneğin sponsorluklarda ve devletin kurumlarıyla ilgili yürüttüğümüz anlaşmalarda bazı sorunlar oldu" diye konuştu.
MAHRUKİ'NİN KİŞİSEL GÖRÜŞÜ
Yılmaz Sevgül, Mahruki'nin o mektubu AKUT başkanlığı kimliğiyle yazmadığını, altında da kendi imzası olduğunu belirterek, derneğin siyaset üstülüğünün tüzüğünde de olduğunu söyledi. Sevgül, sözlerini şöyle sürdürdü:
"1500 kişilik bir örgüt. Mümkün mü aynı düşüncede olması? Devrimci, sağcı, solcu, ülkücü, başı kapalı veya açık olan hepimiz sırt sırta mücadele ediyoruz. Nasuh'un kendi kişisel düşünceleridir. Bu noktadan sonra AKUT kurumuyla özdeşleştirmek çok yanlış ve bütün örgütün karşınıza alınması olur. AKUT'a yönelik genelleme yapılmasın. Biz bundan çok rahatsızız. Siyasilerin, mevcut hükümetin bakış açısını değiştirmesi lazım. Genel başkanımızın kendi kişisel düşüncesidir, bizi bağlamaz, etkilemez."
Köşe yazarlarının 'AKUT Başkanı Nasuh Mahruki' olarak değil 'Nasuh Mahruki' olarak değerlendirme yapmasını istediklerini belirten Sevgül, Mahruki'nin yiğitliğine yönelik sözleri de asla kabul etmediğini ve insan kurtaran bir kişiye 'faşist' denilemeyeceğini dile getirdi.
MAHRUKİ NE YAZMIŞTI?
Nasuh Mahruki, Atatürk’ün 75'inci ölüm yıldönümünde kişisel sosyal paylaşım sitesinden paylaştığı 'Ata’ya mektup' başlıklı yazıda, Türk Silahlı Kuvvetleri'ne atıfta bulundu. Mahruki mektubunda, 'Bu acıklı günlerin asıl sorumlusu, milletin bağımsızlığı ihlal edilirse bunun vebali subaylara ait olacaktır', 'Türk Silahlı Kuvvetleri, subaylara kahramanlığı, askerliği, emir komutayı, ölüme gülerek gitmeyi her şeyi çok iyi öğretmiş ama liderliği ne yazık ki öğretememiş', 'Türk Subayı, kendi vatanında, yıllardır düşman hukukuna maruz bırakılmasına rağmen, dışarıdaki silah arkadaşları tarihsel sorumluluklarını yerine getiremediler', 'Ne Mutlu Türküm Diyene sözünü de fırsatını buldukça kaldırıyorlar yazıldığı yerlerden ve silmeye çalışıyorlar asil milletimizin hafızasından. Hep aynı Türk düşmanı zihniyet tarafından', 'Subaylar, onlara verdiğin vazifelerini yerine getirememiş olsalar da' gibi ifadelere yer verdi.