HATAY'ın merkez Antakya İlçesi'nde Ehli Beyt Kültür ve Dayanışma Derneği (EHDAV) tarafından 15'inci Uluslararası Gadir Hum Bayramı ve Kardeşlik Konferansı düzenlendi. 

Antakya Kapalı Spor Salonu'nda gerçekleştirilen konferansa CHP Genel Başkan Yardımcısı Nihat Matkap, CHP Ankara Milletvekili Emine Ülker Tarhan, CHP Tunceli Milletvekili Kamer Genç ile CHP Hatay Milletvekilleri, EHDAV Genel Başkanı Ali Yeral ve çok sayıda Alevi ve Caferi din adamı katıldı. Vatandaşların yoğun ilgi gösterdiği konferans İstiklal Marşı ve Kuran-ı Kerim tilaveti ile başladı. Daha sonra kürsüye gelen EHDAV Genel Başkanı Ali Yeral, derneğin kurulduğu 1998 yılından bu yana düzenledikleri bu konferansın amacının bölgedeki barış ve kardeşlik ortamını sürdürmek olduğunu söyledi. Son günlerde gündemde olan Cami-Cemevi projesinin yüzyıllardır Hatay'da yaklaşık 150 metrelik alanda yaşandığına dikkat çeken Yeral, "Antakya'da Cami, Kilise, Havra ve Cemevinin yüzyıllardır aynı alanda hizmet veriyor" dedi.

Daha sonra söz alan CHP Ankara Milletvekili Emine Ülker Tarhan ise Gezi parkı olayları sırasında hayatını kaybedenlerin asla unutulmayacağını söyledi. Direnişin adı olan Antakya'ya selam getirdim diyen, Tarhan, "ODTÜ'te bir gecede ağaçları yok ettiler. Cami-cemevi projesine karşıyım. Bu gibi işlemlerin zorla yapılamaz. Eğer yapılacaksa halkın ve milletin isteğine göre yapılabilir" dedi.

Başbakan Erdoğan'ın Gezi olaylarının ekonomiye zarar verdiğini söylediğini hatırlatan Tarhan, "Asıl zarar olaylar sırasında kaybedilen canlardır. Bu ülkede Alevilerin ayrıştırıldığının en büyük örneği üçüncü köprünün ismidir. Aleviler bu ülkede her zaman ötekileştiriliyor" diye konuştu.

Demokrasi paketine de değinen Tarhan, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Kısaca paketten söz edeyim, gericileşme paketi, şiddeti meşrulaştırma, totaliterleştirme, Türk ulusunu yok etme paketidir. Yetmez ama evet'çiler çok mutlu yine. Çünkü onları mutlu etmek çok kolay. İktidar yapınca her yerden demokrasi fışkırıyor zannediyor onlar. Zamanında referandum sürecinde iklim değişecek hep Akdeniz iklimi olacak zannediyorlardı onlar. Ama biz zemherideyiz, kara zemherideyiz. Paketin amacı Güneydoğudaki oyları almak. Demokratikleşme dertleri olsaydı, basın özgürlüğü, toplanma, barajsız seçim, lider suntasız siyaset ve yargı bağımsızlığının önünü açarlardı. Zorunlu din dersleri ve YÖK'ü kaldırırlardı. Polise destan yazdırmaya meraklı birisi bize demokrasi paketinden bahsedecek öyle mi. Demokrasiyi paketlemek değil, bence poşetlediler bunlar."