(Ayrıntılar eklendi)
Gülseli KENARLI / İSTANBUL, 24 Temmuz () - Merkez Bankası 2014 Enflasyon öngörüsünü yüzde 7.6 düzeyinde sabit tuttu.

Merkez buna karşılık, öngörünün alt sınırını yüzde 6.4 düzeyinden yüzde 6.7’ye çıkarırken, enflasyon öngörüsünün üst sınırını da yüzde 8.8 düzeyinden yüzde 8.5’e indirdi.

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Erdem Başçı, yılın üçüncü Enflasyon Raporu'nu düzenlediği basın toplantısıyla açıkladı.

Başçı, TCMB'nin enflasyon öngörüsünü açıklarken, "Enflayonun orta vadede yüzde 5 düzeyinde istikrar kazanacağını öngörüyoruz. Özetle, yıllık enflasyonun dözviz kurunda kaynaklanan maliyet baskılarının gecikmeli etkileri ve gıda fiyatlarındaki olumsuz seyir nedeniyle yıl sonunda yüzde 5 hedefinin belirgin bir şekilde üzerinde gerçekleşeceğini tahmin ediyoruz bu yıl için" diye konuştu.

Nisan ayında açıklanan yılın ikinci Enflasyon Raporu'nda, enflasyonun 2014 sonunda, orta noktası yüzde 7.6 olmak üzere, yüzde 6.4 ile yüzde 8.8 aralığında olacağı öngörülmüştü.

BAŞÇI'NIN KONUŞMASINDAN SATIR BAŞLARI

- Enflasyon üzerindeki kur etkisi ikinci çeyrekten itibaren azlamaya başladı ve temel enflasyon eğilimlerinde iyileşmeler gözlendi.
- Nisandan bu yana önemli derecede iyileşmeler sağlandı. ABD Merkez Bankası ve Avrupa Merkez Bankası'nın bu iyileşmede katkıları oldu.
- Gıda hariç enflasyonda son aylarda önemli iyiyleşme gözlendi.
- Faiz indirimlerine karşı para poltikasında ki sıkı duruşumuzun devam ettiğini söylemek isterim.
- Önümüzdeki dönemde tüketici enflasyonunun aşağı yönde ilerleyeceğini düşünüyoruz.
- Sıkı para politikamızın enflasyon beklentilerini kontrol altında tutacağını düşünüyoruz.
- Gıda enflasyonu varsayımımızı yüzde 9'da tuttuk."

"SÜTTEN AĞIZI YANAN YOĞURDU ÜFLEYEREK YER"
Başçı, sunumunun soru yanıt bölümünde, faiz koridorunda üst bandın neden düşürülmediği yönündeki bir soruya şu yanıtı verdi:

"Koridorun üst bandı, banka kredi faiz oranlarını etkileyen bir parametre. Daha önce üst banttaki indirimler kredi büyüme hızını yukarı çekti. Yüzde 12 seviyesi, fon çıkışları ve siyasi belirsizlikler döneminde yeterli oldu. Faizi neden indirmiyorsunuzun cevabı; sütten ağzı yanan yoğurdu üfleyerek yer. Bu yüzden koridoru indirmedik. Şimdi yurt dışındaki yerleşikler Merkez Bankası'nın kararlı olduğunu gayet iyi anlıyor. Bundan sonra nasıl bir şok gelir bilemem; ama, her hangi bir şoka karşı ilave tedbir  almaya hazır olduğumuzu, belki de Para Politikası toplantısı yapmadan, bir hafta içinde, fonlamanın ağırlıklı ortalama maliyetini hemen yüzde 10'a çekme imkanına sahip olduğumuzu ve interbank faizlerini de yüzde 12'ye çekme imkanına sahip olduğumuzu gayet iyi biliyorlar."

"BU DEFA OLACAK, BU DEFA BAŞARACAK MERKEZ BANKASI"
"Enflasyonda görünümünde belirgin bir iyileşme ne demek?" şeklinde soruya ise Başçı şöyle yanıt verdi:

"Güvenli bir şekilde enflasyonun bu sene değil ama gelecek sene yüzde 5'e ineceğini, sadece bizim değil, sizlerinde inanması gerekir. Gerçekten 'bu defa olacak, bu defa başaracak Merkez Bankası' dedirtmemiz lazım. Bu kolay bir iş değil değil, o yüzden de bunun hemen olacağını tahmin etmiyorum, ama işaretler olumlu yönde. Bu henüz başlangıç. Enflasyonla ilgili göstergeler açısında  çok kararlı ve güvenli gitmemiz gerekiyor. Mevsimsellikten arındırılmış trendleri izlemekte fayda var. Orada çekirdek gıdayı, enerjiyi, tütünü ve altını dışlayan 'I' Endeksi var.  'I' Endeksi'nin trendi şu anda yüzde 5'in altında ve yüzde 5'in altında kalması gerekiyor. Hemen o bir kaç ay orada kaldı diye beklentiler iyileşmez muhtemelen. Uzun süre, hatta sürekli yüzde 5'in altında kalabilirse biz manşet enflasyonda yüzde 5'i gösterebiliriz. Bunu şimdiye kadar yapamadık doğru.  Ama bunu yapmalıyız. Gelecek sene de bunu yapamazsak artık orada gerçekten de yapısal, çözülemez bir problem var anlamına gelir. Ben bunun olduğunu düşünmüyorum. Burada çözülemez bir yapısal problem olduğunu düşünmüyorum. Bu bir Para Politikası, Makro ihtiyati politika ikilisi tarafında, bir miktar da tarım fiyatlarıyla ilgili ilave politikalar bize destek verirse; araçlar ile birlikte biz bu enflasyon problemini çözeriz diye düşünüyoum. Eğer gelecek senenin sonunda da enflasyon hala yüzde 5'in altına inmediyse o zaman, 'acaba biz hedefi revize mi etsek, neden bunu kalıcı bir şekilde düşüremiyoruz' sorusunu kendimize sorarız. Ama şu anda  onun için erken."

"HÜKÜMETLE İŞ BİRLİĞİ AÇISINDA ÇOK TECRÜBE KAZANDIK"
Sözlerini, "Çok değişik politika araçlarıyla, çok tecrübe kazandık. Hangisi işe yarıyor, hangisi işe yaramıyor? Hükümetle iş birliği açısında çok tecrübe kazandık" diye sürdüren Başçı, "Ne tür iş birliği faydalı oluyor, ne tür işbirliği daha az faydalı oluyor, bu konularda çok iyi tecrübelerimiz var" dedi ve ekledi:

"Bunların hepsini birden devreye sokarak, elimizdeki politika araçlarını da uygun bir şekilde kullanarak, bu enflasyon problemini çözeceğiz.  Çözdüğümüz zaman da çok ciddi faydaları olacak; uzun vadeli faizlerde ciddi bir düşüş söz konusu olacak. Bunun da TL bazında bile proje kredisi, yatırım kredisi verilebilir hale gelmesini sağlayacaktır."

"TÜRKİYE'DE Kİ HUBUBAT FİYATLARI OLDUKÇA YÜKSEK"
Kuraklık ve gıda fiyatları konusunda düşünceleri sorulan Başçı, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Türkiye'de tarımda gümrük tarifeleri son derece yüksek; yüzde 130'u buluyor. Daha önce kuraklık olan yıllarda hububatta gümrükler önce yüzde 8'e daha sonra 0'a indirilmiş; o da bir politika aracı. İkinci bir araç; Toprak Mahsülleri Ofisi (TMO)'ne bir görev verilmiş, gıda fiyatlarında istikrar sağlıyor. Özellikle hububatta. Üretici ve tüketici dengesinin korumakla mükellef. Aşırı fiyat artışlarına karşı TMO gümrüksüz ithalat yapıyor. Tersi bir durumda da taban fiyat vererek üreticiyide destekliyor. Bizim görebildiğimiz kadarıyla, dünya hububat fiyatlarına göre, Türkiye'de ki hububat fiyatları oldukça yüksek. Onunla ilgili de TMO'nin alımlarının başladığını görüyoruz.  Bunu en iyi şekilde yöneteceklerdir, biz ümitliyiz. Bu konuda ilerleme sağlanacaktır."  

"HÜKÜMETİN TAMAMEN KENDİ TAKDİRİ"
Erdem Başçı, bir soru üzerine sanayinin milli gelirde ki payının düşmesi konusunda değerlendirmelerde bulunarak şunları söyledi:

"Sanayinin payının düşmesi genel bir trend ve gelişmekte olan ülkelerin hepsinde var. Genelde gelişmiş ülkelerde de geçmişte yaşanmış bir durum. Hizmet sektörünün payı artar. Bizde daha dikkat çeken konu; acaba konut piyasasına, inşaatlar biraz fazla mı kayıyor, haddinden fazla mı kayıyor? Şu anda finansal istikrar açısında biz her hangi bir endişeye burada sahip değiliz ama hükümetin kendi takdiridir. Hükümet, 'sanayiye daha fazla kayma olsun, konuta az olsun' şeklinde bir irade buyururlarsa, o yönde kendileri politikaları söyleyebilirler. Burada bizim çok az yapabileceğimiz şey var. Elimizdeki politika araçları; sanayiye mi gidecek krediler yoksa konuta mı gidecek şeklinde çok fazla etki göstermez. O yüzden orada, 'hükümetin tamamen kendi takdiri' diye düşünmek gerekir."

"TL'NİN DEĞERİ MAKUL"
Türk Lirası'nın aşırı değerli mi yoksa değersiz mi olduğu yönünde ki soruya ise Başçı şu yanıtı verdi:

"TL'de aşırı değerlenme konusunda, nasıl kredilerde bir referans büyüme oranı olarak yüzde 15'i riske ettiysek, döviz kurlarıyla ilgili daha önce referans olarak aldığımız rakamalar var. TL'nin diğer paralara karşı reel efektif kuru 110 civarında ve 120'nin üzerine geçtiğimiz zaman aşırı değerli bölgesi olarak kabul ettiğimizi daha önce söylemiştik. O görüş aynen korunuyor. TL'nin değerinin makul düzeylerde olduğunu söyleyebiliriz. Pek çok piyasa analistleri bizimle aynı görüşte. Aşırı değerli de değil, aşırı değersiz de değil bugünkü seviyeler."

"İLLA DA YAPACAĞIZ DİYE BİR KURAL YOK"
Erdem Başçı faizler konusunda, "Herhangi bir adım atarsak, bu ölçülü olur söylemimizi koruyoruz. Piyasa şu anda bizden 50 baz puan indirim bekliyor. İlla da yapacağız diye bir kural yok ama bu 50 baz puan ölçülü indirim sınıfına girer" dedi.

Başçı, enflasyonu etkileyen temel gelişmelerle ilgili olarak ise yılın ikinci yarısında iktisadi faaliyetin iyileşmeye devam etmesi ve cari açıktaki düşüşün devam etmesini beklediklerini belirtti. Enflasyon tahminlerinde emtia ve ihracat rakamlarının da etkili olduğuna dikkat çeken Başçı, bu iki kalemde de fiyatların beklentilerin üzerinde gerçekleştiğini belirtti.

Merkez Bankası Başkanı Başçı, yılın ikinci çeyreğinde enflasyondaki yükselişte temel etken gıda ve temel malların fiyatlarındaki artış olduğunu ve enflasyonda ikinci çeyrekte ilk çeyreğe kıyasla iyileşme görüldüğünü aktardı.