İZMİR, () - EGE Turistik İşletmeler ve Konaklamalar Birliği (ETİK) Başkanı ve Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) Başkan Yardımcısı Mehmet İşler, İzmir turizminin son 20 yıldaki büyümesinin ardında günübirlik ziyaretler ve deniz trafiğinin olduğunu, bunun sağlıklı bir büyüme olmadığını söyledi. İşler, "Çok az da olsa İzmir turizmi rakamlarda büyüyor, ancak bu büyüme kalıcı olmayan, suni ve sağlıksız bir büyümedir" dedi.
Ege Turistik İşletmeler ve Konaklamalar Birliği, Ar-Ge birimi çalışmalarıyla oluşturulan 'ETİK Exclusive Yönetim Raporları' 3'üncü sayısı yayımlandı. Raporu değerlendiren ETİK Başkanı ve TÜROFED Başkan Yardımcısı Mehmet İşler, kurvaziyer pazarı büyüyen İzmir'de günübirlik ziyaretlerin turizmde büyümeye katkı koyduğunu, ancak bu katkının sanıldığı gibi İzmir turizmi için beklenen bir büyüme olmadığını vurguladı. İşler, "2000'li yıllara kadar havalimanı trafiği ile büyüyen İzmir turizmi, son yıllarda günübirlik ziyaretler ve deniz trafiği ile dikkat çekmeye başladı. 2000'li yıllara kadar turist trafiğindeki artışın yüzde 90'dan fazlası havalimanından kaynaklanıyordu. Son 10 yılda bu pay yüzde 60'lara inerken, kruvaziyer girişlerinin artması ile günübirlik ziyaret trafiğinin gelişmedeki payı da yüzde 35-40 arasında yükseldi. Ancak bu büyüme İzmir turizmi açısından sağlıklı bir büyüme değil" diye konuştu.
'SAĞLIKLI BÜYÜME KONAKLAMAYA YATIRIMDAN GEÇİYOR'
İşler, kruvaziyer pazarındaki hareketliliğe rağmen Türkiye'de 1990 ve 2000'ler boyunca her şey dahil sisteminin beslediği yatak ve talep arzının İzmir turizminin önemini azalttığını belirtti. İşler, "Ekonomik katma değeri olan asıl büyüme havayolu ile gelen turistin sağladığı büyümedir. Bu bakımdan konaklama sektörüne yatırım yapılarak, havayolu ile gelen turiste ulaşmayı hedefleyen bir strateji belirlememiz gerekiyor. 1960'ların ikinci yarısından 1980'lerin ilk yarısına kadar geçen 20 yıllık dönemde Türkiye'nin en fazla yabancı ziyaretçi çeken 2'nci kenti olan İzmir, 1990 ve izleyen 2000'li yıllarda 4'üncü sıraya geriledi. İzmir'in başrolü oynadığı 20 yıl boyunca, esas turist trafiği havalimanı girişlerinden ve uzun süreli konaklamalardan kaynaklanıyordu. 1980'lerin ortalarından itibaren turizm teşvikleri ve canlanan kitle turizmi pazarı, kısa sürede Antalya ve Muğla'nın öne çıkmasına neden oldu. Türkiye turizminde talebin hızla yön değiştirdiği 1990 ve 2000'ler boyunca, her şey dahil sisteminin beslediği talep ve yatak arzı, İzmir'in önemini azalttı. Şu anda yabancı ziyaretçilerin havayolu ile dağılımında Muğla, İstanbul ve Antalya yüzde 90'lar oranındayken İzmir'de bu rakam yüzde 60'lar ile sınırlı" diedi.
'İZMİR'İN POTANSİYELİ DAHA FAZLA TURİSTİ HAK EDİYOR'
Mehmet İşler, İzmir'in Türkiye turizm pastasından daha fazla pay alabilmesi için konaklama sektörüne yapılacak yatırımların son derece önem arz ettiğini söyledi. İşler, "Bugün dünyada 1 milyar 2 milyon insan seyahat etmektedir. Bunun 36 milyonu ülkemize gelmekte, bu rakamın da 1.4 milyonu İzmir'e gelmektedir. Izmir bu noktada Türkiye'ye gelen turistten yeterli payı aldığı söylenemez. Alacağımız payın yatak sayısıyla doğru orantısı vardır ve İzmir'de son 3 yılda toplam kapasitenin 45 binden sadece 58 bin yatağa çıktığını görüyoruz. Bu noktada İzmir'in Türkiye turizm pastasında daha fazla söz sahibi olması için konaklama sektörüne derhal yatırım yapılmasına ihtiyaç vardır.Her sene ülkemize 50 bin yatak ilave olmakta, bunun yüzde 90'ını Antalya, İstanbul ve Muğla'da almaktadır. Bugün Türkiye'nin en büyük 3'üncü şehrine 1.4 milyon turist geliyorsa bu İzmir'in maalesef bir ayıbıdır. İzmir'in potansiyeli bu rakamları hak etmemektedir. Turizmciler olarak bu şehre koyduğumuz katma değerin karşılığını maalesef alamıyoruz. Bu gidişe artık dur demeliyiz" diye konuştu.

AÖ(İÖ/BT) (FOTOĞRAFLI)