DİSK Genel Başkanı Kani Beko, kıdem tazminatının fona aktarılmasına karşı olduklarını belirterek, "Bu durumda kıdem tazminatları kuşa döndürülecektir" dedi.
DİSK Genel Başkanı Kani Beko, Hatay'da yapılan Genel-İş Başkanlar Kurulu Toplantısı'na katıldı. Burada açıklamalarda bulunan Kani Beko, toplantının Hatay'da yapılmasının özel bir nedeni olduğunu ifade etti. Beko, "Bu kararı vermemizin başlıca iki nedeni vardır. Birincisi, hükümetin Suriye'de emperyalist devletler tarafından çıkarılan iç savaşa doğrudan taraf olarak Suriye'de cihat ilan eden çetelerle kol kola yürüttüğü savaş politikasına karşı barış talebimizi bir kez daha güçlü bir biçimde Hatay'dan haykırmaktır. Hatay'ı seçmemizin ikinci nedeni ise gençliğin damgasını vurduğu bir halk hareketine dönüşen Gezi Parkı direnişinde Hataylı pırıl pırıl 3 gencimizin yaşamını kaybetmesidir. Ali İsmail Korkmaz, Abdullah Cömert ve Ahmet Atakan bu büyük halk mücadelesinde yaşamlarını yitirdiler; daha doğrusu katledildiler. Onların ölüm anları gözlerimizin önünden gitmiyor ve bu vahşete neden olanların adalet önüne çıkarılarak mutlaka cezalandırılması talebimizi bir kez daha haykırmak için Hatay'da toplanmaya karar verdik" dedi.
Beko, Gezi Parkı eylemlerinde hayatlarını kaybedenlerin katillerinin peşine düşülmesi gerektiğini de kaydetti.
'HÜKÜMET TEKLİFİ GERİ ÇEKENE KADAR EYLEMLERİMİZ DEVAM EDECEK'
Türkiye'nin gündeminde olan kıdem tazminatı konusuna da değinen Beko şunları söyledi: "Kamuoyunun yakında bildiği gibi kıdem tazminatlarının fona aktarılarak mali piyasalara kaynak olarak kullandırılması girişimi vardır. Bu durumda kıdem tazminatları kuşa döndürülecektir. Bu konuyla ilgili olarak DİSK olarak 'Diren işçi' kampanyası düzenledik ve eylemlerimiz, hükümet teklifini geri çekene kadar sürdürülecektir. Diğer konu ise taşeronluğu sürekli ve kurumsal hale getiren hükümet teklifidir. Bu teklif kanunlaşırsa ucuz işgücü politikasının devlet politikası olarak benimsendiği tescil edilmiş olacaktır. Sendikasızlaştırmanın, iş kazalarının, kuralsızlığın, güvencesizliğin adı olan taşeronlaştırmanın güçlendirilmesine yol açacak bu teklife 'Hayır' diyoruz. Ölümle sonuçlanan iş kazaları sonucu binlerce taşeron işçisinin yaşamını yitirdiği gerçeği karşısında Konfederasyonumuz taşeronluğun yasaklanmasını kararlılıkla savunmaya devam edecektir. Diğer yandan özel istihdam bürolarına geçici iş ilişkisi kurma yetkisi verilmesi planlanmaktadır. Herkesin anlayacağı bir biçimde ifade etmek gerekirse işin özü amele çavuşluğu yasal hale getirilmiş olacaktır. Amele pazarları cilalanarak özel istihdam büroları görüntüsü altında işgücü piyasasının unsuru haline getirilmekte, cilalı amele pazarları kurulmaktadır. Konfederasyonumuz DİSK bu üç temel konuda her düzeyde büyük bir mücadelenin içine girmiştir. Bu mücadeleyi kazanmak zorundayız çünkü bu, Türkiye işçi sınıfının varlık- yokluk mücadelesidir."