Gülseli KENARLI, 5 Mayıs () - İMSAD Yönetim Kurulu Başkanı Dündar Yetişener, büyük şehirlerdeki bilinçsiz yapılaşmanın çevreye ve doğal kaynaklara zara verdiğini belirtti ve kentlerin giderek "hilkat garibeleri"ne dönüştüğünü söyledi.

Türkiye İnşaat Malzemesi Sanayicileri Derneği'nin (İMSAD) hazırladığı, "Sürdürülebilirlik 2013 Raporu"nun tanıtım toplantısı yapıldı. Toplantıya, İMSAD Yönetim Kurulu Başkanı Dündar Yetişener, İMSAD Başkan Yardımcısı ve Sürdürülebilirlik Komitesi Başkanı Hakan Gürdal, Garanti Bankası eski CEO'su, WWF-Türkiye, Boğaziçi Üniversitesi Vakfı ve TED İstanbul Koleji Vakfı Mütevelli Üyesi Akın Öngör ile S360 Sürdürülebilirlik ve İletişim Hizmetleri Genel Müdürü Kerem Okumuş katılarak birer konuşma yaptılar.

İMSAD üyeleri ve paydaşlarının, gündemlerinde bulunan öncelikli konuların baz alan Sürdürülebilirlik Raporu, Küresel Raporlama Girişimi'nin (GRI) G4 rehberi kapsamında hazırlandı. Raporun çerçevesi; Enerji Kullanımı-Verimliliği, Sera Gazı Azaltımı, Doğal Kaynak ve Su Kullanımı, Atık Yönetimi, Yaratılan Ekonomik Değer, İstihdam, Eğitim-Öğretim, Toplum için Değer Yaratma, Kentsel Dönüşüm ve İnovasyon başta olmak üzere ekonomik, çevresel ve sosyal bir dizi başlık altında incelendi.

Yetişener'in, araştırmaya katılan şirketlerin verilerine dayanarak verdiği bilgiye göre, bünyesinde çimento, cam, seramik gibi karbon yoğun sektörleri barındıran Türkiye İMSAD üyelerinin enerji tüketimleri, referans yıl olarak alınan 2011'e göre, 2013 yılında yüzde 3.4 arttığı halde, sera gazı salımları yüzde 1.2 oranında azaldı.

"ŞEHİR ARTIK BİR ŞEHİR DEĞİL DE BİR HİLKAT GARİBESİ"
Toplantı sonrasından 'nın sorularını yanıtlayan Dündar Yetişener, büyük şehirlerdeki yapılaşmanın çevreye verdiği zararların önlenmesi ile ilgili değerlendirmede bulunarak, "Herkes karınca kararınca üstüne düşeni yapıyor; biz de, dünyada ilk kez bir sektör derneği olarak sürdürülebilirlik raporu hazırladık. Bu rapor, bir farkındalık yaratmak ve bugünü tespit etmektir. Ama öneri bölümü var, o da farkındalık yaratıp gelecek için çalışmak" dedi.

Yetişener, "Kontrolsüz nüfus artışının, zamanından ki kontrolsüz göçün, taşı toprağı altın diyerek gelinen şehir, artık bir şehir değil de bir hilkat garibesi" dedi ve ekledi:

"Onun için kendimize çeki düzen verirken; binalar yukarıya doğru yükselirken görsel yakışır hale gelirken, bir yandan da alt yapılarının doğal kaynaklarımıza zarar vermeyecek şekilde, yeşile, çevreye, tabi su kaynaklarına, temiz suya da zarar vermeden şehirleşmenin olabilmesi lazım. Sadece bir farkındalık yaratmak için çalışmalar yapıyoruz, komitelerimizde çok ciddi çevre ile ilgili çalışan arkadaşlarımız var. Biz her şeyden önce sanayiciyiz, istihdam sağlıyoruz. Sanayicilik üretmektir. İhracat yapıyoruz, bu ülkeye gelir kaynakları yaratıyoruz. Milli gelire katkıda bulunurken, bir an önce kaynakları doğru yönlendirelim istiyoruz. Hem gelir kaynakları doğru yönlensin hem de doğadan çıkan kaynakları doğru ve verimli kullanalım istiyoruz."

"ŞİMDİ KOMŞU ŞEHİRLERLE BİRLEŞTİK"
Yetişener, yapılaşmanın zararlarının engellenmesi ile ilgili de, "Zamanında bizlerde belki bu hatanın bir parçasıydık" dedi ve şöyle konuştu:

"Kentleşme, şehrin göbeğinde sanayileşmeyle başladı. Bir zamanlar Haliç'in kenarı sanayi tesisleriydi, tarihi yarım adanın içiydi sanayi bölgemiz. Yavaş yavaş organize sanayi vs. derken şimdi komşu şehirlerle birleştik. Bence tahribat büyük ama mühim olan tahribat için bizler neler yapıyoruz, sizler neler yapıyorsunuz, nasıl bilinçlendiriyoruz? Bunun için sadece raporlar hazırlayıp, konuşuyor muyuz sadece, yoksa hepimiz fayda sağlayacak bir verimlilik mi yapıyoruz? Özellikle enerji en büyük cari açığımız. Bunun için bir şey yapabiliyor muyuz? Bunlar çok önemli bence. Sizlerin de çok önem verdiğinizi biliyoruz, özellikle yeşil çevre, doğa koruma programlarıyla. Bunların için bizde üzerimizde düşen görev neyse bunları yapalım diyoruz."

EN İYİ SÜRDÜRÜLEBİLİR UYGULAMALAR VE YATIRIM PROJELERİ

Sürdürülebilirlik 2013 Raporu'nda yer alan İMSAD üyelerinin "en iyi sürdürülebilir uygulama ve yatırım projeleri"nden bazı örnekler şöyle:

- Çimsa, Mersin fabrikasında, atık gazları elektrik enerjisine dönüştürdü ve 2013 yılında 49 milyon kWh/yıl elektrik üretti. Fabrikada, karbondioksit salımı 24.5 ton azaltıldı.

- Trakya Yenişehir Cam Fabrikası'nda gerçekleştirilen 'Atık Isı Enerji Üretimi' projesi kapsamında; düz, kaplamalı ve lamine cam üretiminde, fırınların kapasite kullanımına bağlı olarak 3.5 - 5 MW aralığında elektrik üretildi.

- Betek Boya tarafından geliştirilen "Ecotech Sıvası" sera gazı salımını yüzde 35 azaltıyor.

- Pimaş "Hebe-Schiebe Sistemi" ile yılda 213,6 milyon dolar enerji tasarrufu elde ediyor.

- Sektörün Avrupa'daki ilk Leed Gold sertifikalı yeşil binasını yapan WILO, Tuzla'daki tesisinde enerjiden yüzde 24, su kullanımında yüzde 50 tasarruf sağlıyor.

- Akçansa fabrikalarında 10.5 milyon dolarlık yatırımla gerçekleştirilen; arıtma çamuru, atıktan türetilmiş yakıt ve ömrünü tamamlamış lastik sistemleri sayesinde 2013 yılında 100 bin ton atık, enerji kaynağı olarak değerlendirildi.

 - Türkiye'de ilk defa yoğuşmalı kombilerde su yerine, aynı koşulların oluşturularak, hava ile test edilebilecek şekilde tasarlandığı Demirdöküm tesisindeki üretimlerde artık su kullanılmıyor. Bu yolla tesiste 2011 yılında 3 bin ton su tasarrufu sağandı.

- Üretim sırasında çıkan atıkları sisteme geri döndürerek doğal kaynak kullanımı azaltan Rigips Saint-Gobain'ın toz alçı fabrikasında, yılda 700 ton civarında atık kaynağı azaltılıyor.

- Eczacıbaşı Yapı Gereçleri fabrikasında, seramik sağlık gereçlerinin arıtma tesisinden çıkan atık çamurun tamamı geri dönüştürülerek, karo üretiminde alternatif hammadde olarak kullanıyor.

- Jotun'un geliştirdiği yeni nesil dış cephe boyası Jotashield Extreme, kızılötesi ışınları, standart boyalara kıyasla iki kat daha fazla geri yansıtıyor.

- İzocam, mineral yün olarak bilinen "camyünü ve taşyünü" ürünlerini; yüzde 80 kum, bazalt, doğal mineraller ve geri dönüşümlü camlar kullanarak üretiyor.

- Mars Konteyner Prefabrik Yapı, sıfır karbon salımlı konteyner üretim süreçlerindeki tüm enerji ihtiyacını, dış kaynağa ihtiyaç duymaksızın, çatısına 28°'lik açı ile yerleştirilmiş fotovoltaik paneller aracılığıyla karşılıyor.