yazar Taha Dağlı, ABD'nin DEAŞ'ı desteklediğini hatta eğitimden geçirdiğini yazdı.

İşte Dağlı'nın o yazısı...

Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov, Peşmerge güçleri ve İran. Üçü de ısrarla Amerika’nın DAEŞ’i koruma altına aldığına dikkat çekiyor.

Dahası ABD, DAEŞ için güvenli bölge oluşturuyor, yetmiyor bir de üstüne teröristleri silahlı eğitimden geçiriyor.

DAEŞ terör örgütü, ABD himayesinde mi? Ortadoğu’da şu an en çok konuşulan konu bu.

Durduk yere çıkmadı bu soru. Önce Peşmergeler anlattı, “biz DAEŞ teröristlerine müdahale edeceğiz ama Amerika bunu engelliyor” dedi.

Sonra İranlılar konuştu. İran Milli Güvenlik Komisyonu Başkanı Alaaddin Burucerdi,“DAEŞ, ABD’nin gayri meşru çocuğudur” dedi.

Ardından Ruslar konuştu. Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, “ABD, DAEŞ’in mevzilerinin yerlerini biliyor ama bombalamıyor” dedi.

İran ve Rusya’nın ABD-DAEŞ ilişkisine dair iddiaları menfaat icabı olabilir. Çünkü ikisinin de ABD’yi suçlamak için kendilerine özel bir çok nedenleri vardır.

İkisi de Suriye konusunda zaman zaman ABD’yle ters düşmüştür. İkisi de Irak konusunda ABD ile paylaşım noktasında görüş ayrılıkları yaşıyor olabilirler.

Ama ABD ile İran ve Rusya kadar alıp veremediği olmayan Peşmerge güçlerinin ABD-DAEŞ bağlantısına gösterdikleri gerekçeler çok daha somuttu. Kuzey Irak’taki Musul kenti ile Suriye’deki Rakka şehri arasındaki bağlantı yolunu kameralara göstermişti peşmergeler.

Sincar bölgesindeki karayolundan vızır vızır DAEŞ tırları geçmekteydi ve peşmergeler o noktaya birkaç yüz metre mesafedeydi. Ancak ellerinin kollarının bağlı olduğunu söylüyorlardı çünkü tam DAEŞ tırlarını durdurmak üzereyken devreye ABD girmiş ve“oraya müdahale etmeyin çünkü o bölgeye biz operasyon yapıyoruz” demişti.

Oysa ortada operasyon falan yoktu, günler sonra manzara yine aynıydı, DAEŞ’in Irak’taki kalesi Musul ile Suriye’deki karargahı Rakka arasında terörist ve silah taşıyan konvoylar, gidip gelmeye devam ediyordu. Yani ABD, DAEŞ’in o bölgede güvenli şekilde hareket etmesinin önünü açıyordu.

Daha bitmedi. ABD-DAEŞ ilişkisine dair başka somut veriler de var.

Kanada merkezli bir çok düşünce kuruluşu ki bunların başında Global Research geliyor, DAEŞ’in bir ABD ürünü olduğuna dair bir çok belge ve röportaj ortaya koydu.

Mesela Brandon Turbeville imzalı bir raporda ABD’nin Suriye ve Irak’ta DAEŞ için bir güvenli bölge oluşturduğu iddia edildi.

Araştırmaya göre Amerikan istihbaratı DAEŞ faaliyetlerinin Suriye-Irak hattındaki dikkat çekici gelişiminde önemli bir faktördü. Amerika’nın oluşturduğu güvenli bölge sayesinde DAEŞ teröristleri, bir gecede Musul’u aldı ve Suriye-Irak sınırında hakimiyet elde etti.

Dikkat edin ABD eğer bu noktalarda DAEŞ’in ilerlemesi adına güvenli bölge oluşturduysa o bölgeler Suriye ve Irak’ın en önemli petrol kaynaklarının olduğu alanlar.

ABD’nin DAEŞ için güvenli bölge oluşturduğu iddiası Peşmergelerin Sincar’da olup bitenle ilgili sözlerini de doğrular nitelikte. Çünkü peşmergeler de ABD’nin “orası bizim bölgemiz siz müdahale etmeyin” uyarısıyla DAEŞ’e bizzat ABD tarafından güvenli alan açıldığından söz ediyordu.

Bunun dışında yine son dönemde uluslararası medyaya yansıyan eski bir DAEŞ teröristinin açıklamaları var.

Gulmurod Khalimov adlı Tacik kökenli, eski DAEŞ militanı, kendisinin bizzat Amerikan istihbaratının oluşturduğu birim tarafından eğitildiğini söyledi. Khalimov ayrıca kendisi gibi çok sayıda teröristin yine aynı oluşumun silahlı eğitiminden geçirildiğine dikkat çekti.