Toplantının eş başkanlığını Fransa Ekonomi Bakanı Arnaud Montebourg ile Hollanda Dış Ticaret ve Kalkınma İşbirliği Bakanı Lilianne Ploumen yürüttüğü toplantıya 17’si Bakan düzeyinde toplam 35 ülke temsilcisinin katıldı. Bakan Nihat Zeybekci OECD Büyükelçisi Mithat Rende’nin konutunda Türk basın mensupları ile bir araya geldi. Zeybekci toplantıda şunları söyledi:
"OECD Sorumlu İş İdaresi 2'nci Küresel Forumu' toplantısında iş güvenliği atılması gereken adımlar kararlaştırılacak. Aslında Bangladeş’te lüks markalar için insanlık dışı koşullarda çalıştıkları bir fabrikada binlerce işçinin ölmesinden sonra kararlaştırılan toplantılara Soma kazası ardından Türkiye de dahil edildi. Türkiye’nin uluslararası düzeydeki katılımcılardan, dünyadaki iş ve maden güvenliği standartlarını öğrenmesi açısından önemli bilgi kazanacak. Bundan 3 sene önce Banladeş’te meydana gelen kazada binlerce kişi hayatını kaybetti. Kar etmek amacıyla iş güvenliğini hiçe sayan markaları bu konuda tedbire ve standartları yükseltmeye davet etmek için yapılan bir toplantı. Soma kazasından önce kararlaştırılmıştı. Ama Soma kazası meydana gelince bizi de davet ettiler. Biz de kabul ettik ve geldik. Amerika ve Almanya’da olduğu gibi Türkiye’nin de madenlerini iş güvenliğini en üst seviyeye çekerek sonuna kadar kullanmaya devam edecek. Hükümet olarak bu konudaki çalışmalarımız hızla devam ediyor. Madencilikte hatalarımızı görerek ve gerekli düzenlemeleri yaparak yolumuza hızlı bir şekilde devam etmeliyiz. Soma örneğinden yola çıkarsak, hatamız var, ortada bir kaza varsa mutlaka bir hata ve ihmal vardır. Hukuki boyutları ayrı. Benim kişisel olarak gördüğüm yazılı kurallarda gayet iyiyiz. Ama uygulamada maalesef denetimini yanlış yaptığımız kanaatindeyim. Noter, mali müşavir, yapı denentimi, araç muayenesi denetimlerini özel sektöre bıraktık ve çok başarılı sonuçlar aldık. Maden gibi iş güvenliği çok hassas olan hatta genel anlamda iş güvenliği alanında özel sektörün denetlediği bir sistemi kurmamız gerektiğine inanıyorum. Hem özel hem devlet sektörünün denetlediği karma bir Türk sistemi de yaratabiliriz."
OECD üyesi ve üye olmayan ülkelerden çok sayıda Bakan, CEO, uluslararası örgüt ve STK temsilcisinin iştirak ettiği Forum toplantılarında iş çevrelerinin küresel planda yürüttükleri ekonomik faaliyetler ile bu faaliyetlerin firmalar açısından yerel düzeyde özellikle çevre ve işgücü güvenliği açısından doğurduğu sorumluluklar ele alındı.
Bakan Zeybekci OECD’nin gündeminde bulunan Türkiye’de tekstil ve madencilik sektörlerinde sorumlu iş idaresi alanında yaşanan gelişmeler hakkında bilgi verdi. Ayrıca, Bakan toplantının tekstil ve konfeksiyon sektörünün tartışıldığı kısmında, bu sektöre ilişkin kendi deneyimlerini de aktardı.
Form toplantılarında Sorumlu İş İdaresi konusunda temel belge olarak görülen 'OECD Çok Uluslu Şirketler Rehberi', insan hakları, istihdam ve sanayi ilişkileri, çevre, rüşvet ve yolsuzlukla mücadele, tüketici hakları, vergilendirme, bilim ve teknoloji, rekabet alanlarında iş çevrelerince dikkate alınması gereken hususları tespit etmekte ve bunlara ilişkin tavsiyelerde bulunmak.
Yatırımların yapıldığı bölgelerden elde edilen gelirin bir kısmının yerel kalkınmaya aktarılması, çalışma koşulları ve iş güvenliğinde uluslararası standartlara uyulması, çalışanlar için ekonomik ve sosyal hakların sağlanması, yatırımcı firmaların şeffaf bir şekilde ve etik kurallar çerçevesinde faaliyetlerini sürdürmeleri başlıca tartışma konuları oldu. OECD Çok Uluslu Şirketler Rehberinde işaret edilen risklerin azaltılması veya ortadan kaldırılması amacıyla iş çevrelerinin ticari ve yatırım faaliyetlerinde uyguladıkları yöntemler ve buna ilişkin performansları ile hükümetlerin sorumlu iş idaresi uygulamalarını teşvik edici politikaları üzerinde duruldu.
