Esma ÇAKIR – VENEDİK / () -VENEDİK Lagünü’ndeki en değerli gayrimenkullerden olan San Clemente Adası’nı ve üzerindeki resort oteli 150 milyon Euro’luk yatırımla satın alan Permak Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Selim Uyar, Doğan Haber Ajansı’na özel açıklamalar yaptı. Tarihten yola çıkarak Venediklilerin Türklere karşı önyargıyla yaklaştıklarını anlatan Uyar, “Venedikliler, adadaki mülkü bize ait olan kiliseyi camiye çevireceğimiz endişesi taşıyorlardı. Ancak biz onu restore edince bizi sevmeye başladılar” dedi.



Türk özel sektörünün, Avrupa’yı saran finansal krizin etkisiyle ekonomik durgunluk yaşayan İtalya’da son dönemdeki yatırımlarıyla öne çıktığı dönemde, son olarak Venedik’in gözbebeği San Clemente Adası, üzerindeki 5 yıldızlı San Clemente Palace Resort, konferans binası, 1131 yılından kalan tarihi kilise, golf sahası, tenis kortu ve yüzme havuzu ile birlikte Permak Grubu tarafından Eylül ayında satın alınmıştı.



Uzun yıllar kadınlara özel bir akıl hastanesi olarak kullanılmış olan ve daha sonra manastıra ve nihayet 2003 yılında otele dönüştürülen bina, orijinal yapısı korunarak, titiz bir restorasyon çalışmasından geçirildi.



İnşaat, teknoloji, makine ve enerji alanlarındaki faaliyetleriyle bilinen Permak’ın ilk turizm yatırımı olan resort otelin açılışı, 15 Haziran’da gerçekleştirilecek büyük bir etkinlikle yapılacak. Otelin işletmesi ise, dünyaca ünlü St. Regis’e verildi.



BU ADADA ÇOK POTANSİYEL VAR



Sona yaklaşılan çalışmaların aylardır bizzat başında duran Selim Uyar, 80 bin metrekaresinin, 50 bini yapılmış inşaattan oluşan adada Doğan Haber Ajansı’nın sorularını yanıtladı.



Kapasitesi 204 oda iken bunların bazılarını birleştirip, daha çok süitler ve kral daireleri yaptıklarını anlatan Uyar, “Çünkü talepler bu yönde. Birinci aşama olan Otel, ada ve tarihi kiliselerin restorasyonları tamamlandı. 145 oda olarak ilk sene açılışı yapıyoruz. İkinci ve üçüncü fazımız da var. Artık her sene burada inşaatımız sürecek. Burası 80 dönüm ve iş yapmakla bitmiyor. Bu adada çok potansiyel var ve bunu kullanmak istiyoruz” diye konuştu.



30 süit oda daha ve adanın arka tarafına ilave bir marina projeleri olduğunu aktaran Uyar, “Venedik’te bu büyük bir ihtiyaç, çünkü herkes denizci ve teknesi var. Bunu 1-2 seneye kadar hayata geçireceğiz.



Yatırımımız, toplam alım ve yenilemeler olmak üzere toplam 150 milyon Euro’ya yakın bir rakama mal olmuş olacak” bilgisini paylaştı.



VENEDİKLİLERİN GÖNLÜNÜ KAZANDI



Venediklilerin tarihten kalan bir takım tedirginlikleri olduğunu öne süren Uyar, bilhassa Venedikliler ile Osmanlılar arasında büyük savaşlar yaşandığına dikkati çekerek, “Burada Türklerin gelip San Marco’nun tam karşısında ada alması ilk başta onlara çok hoş gelmedi. Daha sonra biz adayı düzenlemeye başlayıp, bilhassa 1130 yılından kalan kiliseye yatırım yapıp, kilisenin restorasyonunu tamamlamaya başladıkça bu tabii ki konuşuldu Venedik içinde. Herkes bize büyük sevgi beslemeye başladı” ifadelerini kullandı.



Türklerin tarihinde zaten dinlere hep saygı duyulmuş olduğunu bölge halkına anlattıklarını söyleyen Uyar, “Onlara, kilisenin zaten bizim için kutsal bir mekan olduğunu da belirttik. Bunun restorasyonu bizim için de memnuniyet verici. Tabii onlar, biz burayı cami mi yaparız, başka bir şey mi yaparız düşünceleriyle biraz soğuk yaklaşmışlardı. Ancak bu tamamen bir sempatiye dönüştü” diye konuştu.



Venedik’te dün akşamki bir etkinlikte insanlarla konuştuğunda herkesin saygı ve sevgiyle bu projenin ilerlemesinden bahsettiğine değinen Uyar, “Bu Türkiye için de bir gurur. Biz bayrağımızı astık ama Venedik’e de büyük hizmet ederek yaptık bunu. Bu, iki ülke arasında zaten var olan ikili iyi ilişkilerin devamı anlamında düşünülmesi lazım” dedi.



İTALYA YATIRIM AÇISINDAN ÇOK DOĞRU BİR ÜLKE



Venedik otoritelerinin çok net kuralları var ve kişiye göre bu kralları değiştirmediklerine de işaret eden Uyar, “Biz bu kurallara uyuyoruz ve onlar da bize destek oluyorlar. Ben bu açıdan çok memnunum. Birçok Türk firmaya iş verdik burada. İtalyan konsolosluğu onlara çok kolay vize verdi. Bu büyük bir destek oldu bizim için. Genelde Avrupa ülkeleri çalışanlara kolay kolay vize vermiyor. Ben bu açıdan İtalya’yı yatırım açısından çok doğru buluyorum. Türklere çok yakınlar. Hele de doğru iş yaparsanız sizleri seviyorlar ve destekliyorlar. Biz de onları her geçen gün daha çok sevmeye başladık bu yatırım boyunca. Şu anda gelinen noktada İtalya’da yatırımlarımızı devam ettireceğiz” diye sözlerini sürdürdü.



İTALYA’DA YATIRIMLARA DEVAM



İtalya’nın her alanda çok fırsatlar sunduğuna değinen Uyar, “Bir ekonomik krizleri var ve ben bunun geçiyor olacağını düşünüyorum. Çok potansiyeli var ve değişik dallarda bize çok teklif geliyor. Bu fırsatları değerlendirmek lazım. Bunlardan bir tanesi ise Roma’da bir gayrimenkul yatırımı. Şu anki yatırımdaki başarımızdan dolayı Venedik’te de başka yatırım planlarımız var” dedi.



İtalya’da işlerin çok uzun sürdüğünü, ama Türk çalışkanlığı ve ekibi ile bu işi en kısa sürede yapmalarının gururunu yaşayan Uyar, “Bu tabii dikkat çekti ve çok proje teklifi geliyor bize. Acele etmiyoruz bu konuda. Önümüzdeki senelerde de sizlere güzel haberler vereceğiz” dedi.



ÖNEMLİ DÜĞÜNLERE EV SAHİPLİĞİ YAPACAK



Adanın özel kilisesi olduğunu ve burada Avrupa’nın çok önemli düğünlerinin yapılmış olduğunu hatırlatan Uyar, sözlerini şöyle bitirdi: “Adada Venedik’te olmayan imkanlar var; çok geniş havuzları, tepeleri, binlerce kişiyi ağırlayacak alanları var. Burada çalışmalara başladığımızdan beri talepler var ve çok çok önemli ve meşhur kişilerin düğünleri olacak. Onların isimlerini vermemiz doğru olmaz. Yabancı da var aralarında Türkler de var. Daha şimdiden günde 3-4 organizatör gelip, adada incelemeler yapıp, randevular alıyorlar. Burada 5-6 sene evvel bir Hindistan düğünü yapılmış ve Shakira konser vermiş. Adaya filler de getirmişler.”



MUSSOLİNİ’NİN SEVGİLİSİ BURADA ÖLDÜ



1130 yılından beri ayakta dimdik duran adadaki kilisenin cephesinde, İnebahtı Deniz Savaşı’nı betimleyen kabartmalar göze çarpıyor. Kilisenin içinde de çok nadir bulunan kabartma örnekleri mevcut.



Tarihinde, manastır ve kadınlara özel bir akıl hastanesi olarak da faaliyet gösterilen otel binası, faşist lider Benito Mussolini’nin aklını kaçıran eski sevgilisi Ida Irene Dalser’i de ağırlamış. Akıl sağlığını kaybeden Dalser’in burada öldüğü biliniyor.



Fransız Yönetmen Raymond Depardon, 1982 yılında akıl hastanesinin içinde bir belgesel film çekmişti.

EÇ (AÖ)