GAZZE'ye karşı saldırılarını havadan ve karadan, sivil yerleşim birimi, okul, hastane, çocuk, kadın ayırımı gözetmeksizin sürdüren İsrail, 16 bin yedek askeri daha göreve çağırdı.
İsrail Ordusu'nun Gazze'ye karşı acımasızca sürdürdüğü saldırılarda, asker sayısını 86 bine çıkardı. Filistin'de, Hamas'ın İsrail'e karşı kullandığı mühimmatın sonuna yaklaşıldığı, dolayısı ile gönüllü olmasa bile zorunlu bir ateşkesin gündeme geleceği tartışmaları başlarken, ABD İsrail'den 20 Temmuz'da gelen istek üzerine, İsrail ordusunun silah mühimmatını takviye etti ve İsrail'e yeni silahlar sattı.
ABD Dışişleri Bakanlığı ve Savunma Bakanlığı, İsrail'e ek silah satışını doğruladı. Pentagon Sözcüsü Tuğamiral John Kirby, ABD'nin temel çıkarlarını korumak için İsrail'in güvenliğine ve kendisini savunma hakkına çok önem verdiklerini, İsrail'in kendisini savunma kapasitesini artırmak için takviye silah satışının gerçekleştiğini söyledi. İsrail'in ABD'den alacağı ek mühimmat ve silah tutarının 1 milyar dolar olduğu belirtildi.
İsrail ile Hamas arasındaki çatışmalarda, Obama yönetimi İsrail'den yana olan tavrını sergilemekten kaçınmazken, Beyaz Saray Sözcüsü Bernadette Meehan ve Dışişleri Bakanlığı Sözcü Yardımcısı Marie Harf, İsrail'in Gazze'deki BM Filistinli Mültecilere Yardım Kuruluşu'na (UNRWA) bağlı okulun bombalanmasını kınadıklarını söyledi.
ABD yönetiminin iki sözcüsü sadece BM okullarına yapılan saldırıyı kınadıklarını belirtmekle yetindi. Beyaz Saray Sözcüsü Bernadette Meehan yaptığı açıklamada, "ABD, çocuklar da dahil olmak üzere masum Filistinliler'in ve BM insanı yardım çalışanlarının ölüm ve yaralanmasına neden olduğu belirtilen okul saldırılarını en şiddetli biçimde kınamaktadır" dedi.
Hamas'ın okul ve hastaneleri, silah, roket ve militanları saklamak için kullandığını savunan ABD'nin yaklaşımı, 'kendisini savunma hakkı olan İsrail'in', sivil yerleşim bölgelerine saldırısını meşrulaştırmada yardımcı olurken, Beyaz Saray Sözcüsü Meehan'ın açıklamasında, İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırıları sırasında okulun bombalanmasından doğrudan İsrail'in sorumlu olduğuna ilişkin bir vurgunun yapılmaması dikkat çekti. Beyaz Saray Sözcüsü Meehan, "Bu şiddet, mümkün olan en kısa zamanda bir ateşkese varılması gereğinin altını çizmektedir" diye konuştu.
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcü Yardımcısı Marie Harf da günlük basın toplantısında kendisine yöneltilen sorular üzerine, İsrail'in okula saldırısını kınadı ancak, saldırılardan doğrudan İsrail'i sorumlu tutabilecek söylemlerden kaçındı. Harf, Gazze'de neler olduğunu görmek için kapsamlı bir soruşturma olması gerektiğini savundu.
Hamas'ın roketleri saklamak için BM kurumlarını kullandığını, böylelikle sivilleri riske attığını savunan Harf, İsrail'in de sivil kayıpları önlemek adına daha çok çaba harcaması gerektiğini söyledi.
ABD yetkilileri, İsrail basınında yer alan, ABD Başkanı Barack Obama ile İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu arasında geçtiği öne sürülen bir konuşmanın deşifresini içeren haberlere da sert tepki gösterdi. Dışişleri Bakanlığı Sözcü Yardımcısı Marie Harf, konuya ilişkin soruya verdiği yanıtta, söz konusu deşifreyi "sahte ve tamamen saçmalık" olarak niteledi. Harf, sivil yerleşim birimlerine, okullara, hastanelere saldırıyı sürdüren İsrail'in yanında dünyada bir tek ABD'nin durduğunu, İsrail'in yanında olmaktan da gurur duyduklarını söyledi.