'TÜRKİYE'nin AB katılım müzakerelerinde Bölgesel Politika ve Yapısal Araçların Koordinasyonu' faslı, AB Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, AB Dönem Başkanı Litvanya'nın Dışişleri Bakanı Linas Linkevicius ve AB Komisyonu'nun genişlemeden sorumlu üyesi Stefan Füle'nin katıldığı hükümetlerarası konferansla açıldı.
Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne tam üyelik müzakerelerinde 3 yıl sonra bir fasıl açıldı. AB Genel İşler Konseyi'nin aldığı karar uyarınca, Bölgesel Politika ve Yapısal Araçların Koordinasyonu başlıklı 22'nci fasıl, Brüksel'de düzenlenen bakanlar düzeyinde Hükümetlerarası Konferansla (HAK) açıldı. Konferansa Türk tarafından AB Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış ile Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz katıldı. AB tarafından ise Dönem Başkanı Litvanya'nın Dışişleri Bakanı Linas Linkevicius, AB Komisyonu'nun Genişlemeden Sorumlu Üyesi Stefan Füle, Ekonomik ve Mali İşlerden Sorumlu Üyesi Olli Rehn katıldı.
BAKANLIKTAN AÇIKLAMA
Avrupa Birliği Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada, faslın açılması ve bu kapsamda gerçekleştirilecek olan tüm çalışmalar ile halkın yaşam kalitesinin artırılması yönünde önemli adımlar atılmasını sağlayacağı belirtildi. AB Bakanlığı'ndan yapılan yapılan  açıklamada şöyle denildi:
"5 Kasım 2013 tarihinde Brüksel'de gerçekleştirilen Hükümetlerarası Katılım Konferansının 10'uncu toplantısında Bölgesel Politika ve Yapısal Araçların Koordinasyonu faslı açıldı. Türkiye adına AB Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış ile Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz ve AB Konseyi adına Dönem Başkanlığını yürüten Litvanya Dışişleri Bakanı Linas Linkevicius ve Avrupa Komisyonu adına Genişlemeden sorumlu Komisyon Üyesi Stefan Füle toplantıya katıldı. Bölgesel Politika ve Yapısal Araçların Koordinasyonu Faslının açılması ve bu kapsamda gerçekleştirilecek olan tüm çalışmalar halkımızın yaşam kalitesinin artırılması yönünde önemli adımlar atılmasını sağlayacaktır. Avrupa Birliğinin bölgesel politikası, bölgeler arası sosyo-ekonomik gelişmişlik farklarını gidermeyi ve dengesizlikleri azaltmayı hedeflemektedir. Yapısal Araçların Koordinasyonu ise, Avrupa Birliğinin ekonomik, sosyal ve bölgesel uyum hedeflerine yönelik öncelikleri çerçevesinde üyelikle birlikte kullanılabilecek üç ana fon olan Avrupa Bölgesel Kalkınma Fonu, Avrupa Sosyal Fonu ve Uyum Fonunun (Yapısal Araçlar) kullanımına yönelik mekanizmanın oluşturulması çalışmalarını kapsamaktadır. Bu kapsamda, Faslın müzakereye açılması ile birlikte Yapısal Araçların etkin bir şekilde kullanılmasını temin edecek hukuki ve idari düzenlemeler (kurumsal çerçeve, idari kapasite, programlama, izleme ve değerlendirme, mali yönetim ve kontrol) bağlamında atılması öngörülen adımlar hız kazanacaktır. Ülkemiz hali hazırda aday ülke statüsü ile kurmuş olduğu ve Yapısal Araçların öncü niteliğindeki Katılım Öncesi Yardım Aracı (IPA) yapılanmasını, tam üyelik sonrasında geliştirerek ekonomik, sosyal ve bölgesel uyum hedeflerine yönelik öncelikler doğrultusunda Yapısal Araçlardan faydalanacaktır. Bu çerçevede, IPA deneyimi Yapısal Araçlara geçişte gerekli uzmanlığın ve bilgi birikiminin oluşmasını sağlayacaktır. Müzakere sürecinde Katılım Öncesi Mali Yardım Aracı fonlarından ve üyelikle birlikte Yapısal Araçlar fonlarından (Yapısal Fonlar ve Uyum Fonu) sağlanacak desteklerle, bölgeler arası farklılıkların giderilmesine ve kalkınmaya yönelik yatırımlar gerçekleşecek ve bölgelerimiz sosyo-ekonomik gelişmişliklerini arttırarak AB'deki muadilleri ile aynı seviyeye gelecektir. Sağlanacak fonlarla, Türkiye'nin yerel yönetimlerinin güçlendirilmesi, kadın-erkek fırsat eşitliğinin sağlanması ve çevreye duyarlı bir kalkınma hedefi doğrultusunda AB standartlarını yakalama süreci hız kazanacaktır. Avrupa Birliği Uyum Politikasının uygulanmasına yönelik gerekli kurumsal yapılanma için yerelin kapasitesi artırılacaktır. Özellikle yerel ve bölgesel anlamda AB Fonlarının kullanımına yönelik idari kapasiteyi güçlendirmek amacıyla eğitim stratejileri, eylem planı ve rehberler çıkarılacaktır. Bölgelerimizdeki küçük sanayiciye, teknoloji bölgelerinin kurulmasına, iş geliştirme ve KOBİ destek merkezlerine, turizm, çevre ve ulaştırmaya yönelik destekler yanında insana, insan kaynağına da yatırım yapılacaktır. AB uyum süreci kapsamında kadınların ve gençlerin çalışma ortamına daha çok katılması, kız çocuklarının okullaşması, mesleki ve teknik eğitim konusundaki gelişmelerin devamı ve dezavantajlı kişilerin istihdamı konusunda da bölgesel farklılıkların giderilmesi çabalarına katkı sağlanacaktır. Kamu kuruluşlarının, kalkınma ajanslarının, sivil toplum örgütlerinin, üniversitelerin ve özel sektörün daha çok AB fonu kullanmaları ve her türlü destekten faydalanmaları için kapasite arttırmaya devam edilecektir."