İZMİR’deki Özel Çınarlı Kadın Doğum Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Ahmet Seçkin Önoğlu, anne adayının gebelik boyunca beslenmesine dikkat etmesi gerektiğini söyledi. Anne adaylarına mutlu yolculukta beslenme konusunda tavsiyelerde bulunan Op. Dr. Önoğlu, “Kendin için değil bebek için tüket” dedi.
Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Ahmet Seçkin Önoğlu, doğru beslenmenin, bebeğin anne karnında zihinsel ve fiziksel olarak sağlıklı büyüme ve gelişmesini, annenin sağlıklı bir gebelik, emziklilik dönemi yaşamasını büyük ölçüde desteklediğini söyledi. Gebe kadının vücudundaki değişikliklere uyum sağlaması için ağırlık kazanımının önemine değinen Op. Dr. Önoğlu, “Bebeğin ağırlığı, artan kan hacmi, büyüyen göğüsler, plasenta ve amniyotik sıvı annenin ağırlık artışına katkıda bulunmaktadır. Sağlıklı yetişkin kadınlar için gebelik süresince normal ağırlık kazanımı 10-14 kilogram aralığındadır. Gebelik başlangıcında kilolu olan bireylerin 8-10 kilogram aralığında, adölesan ve gebelik başlangıcında zayıf olan gebelerin 14-16 kilogram ağırlık kazanmaları normaldir. Gebelik süresince yeterli ve dengeli beslenemeyen anne adayları, önerilenden az veya fazla kilo kazanırlar. Bu durum anne ve bebek için olumsuzluk yaratabilir” dedi.
Gebelik dönemindeki her kadının “Artık çift canlısın bol yemen gerekir” cümlesi ile karşı karşıya kaldığına dikkat çeken Önoğlu, “Peki gerçekten annenin ve bebeğin sağlıklı bir gebelik süreci yaşaması için bu kadar fazla enerjiye ihtiyacı var mıdır?” sorusuna şu yanıtı verdi:
“Evet, bebeğinizin zihinsel ve fiziksel olarak sağlıklı büyüme-gelişmesi, sizlerin sağlıklı bir gebelik süreci geçirmesi ve emziklilik dönemine vücudunuzun hazırlaması için enerji gereksiniminiz artar. Fakat bu artış toplumumuzun algıladığı gibi ölçüsüz ve bilinçsiz yemek değildir. Gebeliğe başlangıç ağırlığınız normal aralıkta ise; ilk 3 aylık dönemde günlük 150 kalorilik, son 6 ayda ise günlük 300 kalorilik enerji artışı yeterlidir. Eğer gebeliğe başlangıç ağırlığınız normalin üzerinde ise ilk 3 ay fazladan enerjiye ihtiyacınız yoktur. Hatta ağırlığınız gebelik için risk yaratacak kadar fazla ise ilk 3 ay içerisinde diyetisyeninizin hazırlamış olduğu beslenme programı ile kilo kaybetmeniz mümkündür. Gebeliğin 4’üncü ayından sonra günde 150 kalorilik enerji artışı yeterlidir. Gebelik öncesi ağırlığınız normalin altında ise veya 21 yaşının altındaysanız; depolarınızın hem gebelik hem de emziklilik dönemi için desteğe ihtiyacı var demektir. Bu nedenle ilk 3 ay günlük 250 kalorilik enerji artışı, 4’üncü aydan sonra 300 kalorilik enerji artışına ihtiyacınız vardır.”
FOTOĞRAF
- KUTU -
ANNE ADAYLARINA BESİN TAVSİYELERİ
Özel Çınarlı Kadın Doğum Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Op. Dr. Ahmet Seçkin Önoğlu anne adaylarına besin konusunda şu tavsiyelerde bulundu:
“Soframızın olmazsa olmazı; ekmek. Özellikle tam buğday ekmeği tercih etmeniz, B grubu vitaminine olan ihtiyacınızı karşılamanıza yardımcı olacaktır. Kahvaltının besin deposu yumurta. Anne sütünden sonra insanın ihtiyacı olan tüm besin öğelerini bulunduran tek besindir. Ayrıca yumurta en kaliteli protein örüntüsüne sahip. Bu nedenle özellikle gebelik gibi vücudun besin ögelerini kullanarak yeni bir oluşum içerisinde bulunduğu dönemde mutlaka her sabah bir yumurta tüketmelisiniz. Güçlü bir iskelet yapısı için süt ve süt ürünleri; Günlük 3 su bardağı (600 ml) süt grubu sizin ve bebeğinizin Kalsiyum ihtiyacını karşılar. Mide bulantılarının yoğun olduğu ilk 3 ay sütle aranız iyi olmayabilir. Süt yerine yoğurt, ayran, cacık, kefir gibi süt ürünlerini tercih edebilirsiniz. Pirinç pilavı yerine bulgur; Pirinç pilavı, makarna, erişte gibi glisemik indeksi yüksek besinler yerine bulgur tercih etmeniz gebelik sürecinde gestasyonel diyabet ( gebelik şekeri) ile karşı karşıya kalma riskinizi azaltır. Bulgur pilavının bir artısı da B grubu vitaminleri ve protein oranının pirinç pilavına göre daha yüksek olmasıdır. Daha zeki çocuklar için omega-3; Gebelik sürecinde tükettiğiniz omega-3 bebeğinizin beyin gelişimine büyük katkı sağlar. Bu nedenle beslenme programınızda mutlaka ceviz, koyu yeşil yapraklı sebzeler ve balık gibi omega kaynaklarını bulundurmalısınız. Hem lezzetli hem değerli ; kuru meyveler. Özellikle demir deposu olan kuru üzüm, kuru kayısı, kuru erik, kuru incir gibi besinler hem tatlı ihtiyacınızı karşılar hem de bol miktarda B1, B2, B3, B6, A, C ve E vitamini, demir, potasyum ve magnezyum içeriği ile bebeğin gelişimine katkı sağlar. Konstipasyonu (Kabızlık) önlemek için bol posa: Gebelik sürecinde pek çok kadının kâbusu olan konstipasyon (kabızlık) probleminin çözümü aslında çok kolay. Lif oranı yüksek olan sebze, meyve, kuru baklagiller, esmer ekmek ve bulgur gibi gıdaların beslenmenizde yer alması barsak hareketlerinizin düzene girmesini sağlar. Ayrıca diyetinizde sebze ve meyvelerin yer alması vitamin ve mineral açısından da sizi destekler. İlk 3 ay folik asit; eksikliği bebeğin spina bifida (ayrık omurga) gibi nöral tüp bozukluklarına sebep olabilir. Bu nedenle gebelik süresince mutlaka yeşil yapraklı sebzeler, ceviz, fındık gibi yağlı tohumlar ve kuru baklagilleri tüketmeye özen gösterin.”