İYİ HAL İNDİRİMİ UYGULAMADI ÇÜNKÜ..
Mahkeme, eylemler sırasında soğuk kanlı tavırlarını dikkate alarak terbiye ve ıslah edici etkisinin olmayacağı gerekçesiyle C.M lehine iyi hal indirimi uygulamadı. 

DENİZ DEĞER'İN YAKINLARI DA HAZIR BULUNDU
İstanbul 1. Çocuk Ağır Ceza Mahkemesi'nde 5.celsesi görülen duruşmaya, tutuklu Suça Sürüklenen Çocuk (SSÇ) C.M. getirilirken; şikayetçiler Değer Deniz'in kardeşleri Orhan Deniz ile Amaç Deniz ve annesi Ayşe Sevinç Sözer katıldı.

"EN ÜST SINIRDAN CEZALANDIRILSIN"
Esas hakkındaki diyecekleri sorulan şikayetçi avukatlarından Hülya Gülbahar, maktulden kaynaklanan herhangi bir tahrik olmadığını belirterek TCK'nin 29. maddesi uyarınca tahrik indirimi yapılmamasını talep etti. Avukat Gülbahar, C.M'nin geçmişi, aynı binada hırsızlık yapması, uyuşturucu kullanmasını kabul etmesi, yalan beyanlarla sürekli mahkemeyi yanıltmaya çalışması nedeniyle iyi hal indirimi de uygulanmamasını istedi. Gülbahar, "Toplum ve kadınlar için yarattığı tehlike,kastın yoğunluğu gözönüne alınarak en üst sınırdan ceza verilmesini talep ediyoruz. Ayrıca infaz tamamlanıncaya kadar kadın ve çocuklara ilgili bir meslek icra etmesinden yasaklanmasını talep ediyoruz" dedi.

"LEHE HÜKÜMLER UYGULANSIN"
C.M'nin avukatı Altan Akbaş ise "Savcının ve mahkemenin yaptığı araştırmalar ve elde edilen delilleri değerlendirdiğinde olayın işleniş ve oluşuna ilişkin bir savunma geliştirmemizin mümkün olmadığı kanaatindeyim. Talep edeceğim tek şey, yaşı küçük olması, çocuk olması nedeniyle kendi ruh dünyası ve sosyal yapısı çerçevesinde savunmasını yapması gayet doğaldır. Bu şekilde savunmasını yapması maktulun aziz hatırasına hakaret değildir. Cezalandırılmasını mahkemenin takdirine bırakıyoruz. Lehine hükümlerin uygulanmasını talep ederim" diye konuştu.

"HİÇBİR ŞEY SÖYLEMEYECEĞİM"
Son savunması sorulan C.M. "Hiçbir şey söylemeyeceğim, talep edeceğim bir şey yok" dedi. Mahkeme heyeti kararında, "Cinsel saldırı" suçundan C.M'ye önce 18 yıl hapis cezası verdi, ancak suç tarihinde 15 yaşını bitirip 18 yaşını doldurmadığı anlaşıldığından cezayı 12 yıl hapse indirdi. Heyet, C.M'ye "Nitelikli yağma" suçundan ise önce 13 yıl 6 ay hapis verdi, ancak yaşı nedeniyle cezayı 9 yıl hapse indirdi. Cinsel saldırı ve nitelikli yağma suçlarını gizlemek ve delilleri ortadan kaldırmak amacıyla maktüleyi öldürmek suçundan ise C.M'yi ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptıran heyet, 17 yaşını doldurmuş olmasını dikkate alarak bu cezayı 24 yıl hapis cezasına indirdi.

İYİ HAL İNDİRİMİ UYGULANMADI
Heyet, duruşmalarda gözlenen tavırları, yanıltıcı davranışlar gösterdiğinin saptanması, bir defada birden fazla suçu birlikte işlemiş ve eylemlerinin birbiriyle bağlantılı olması, eylemler sırasında soğuk kanlı tavırları dikkate alınarak, SSÇ açısından terbiye ve ıslah edici etkisinin olmayacağı anlaşıldığından lehine olan TCK'nin 62. maddesindeki iyi hal indiriminin uygulanmasına yer olmadığına karar verdi. 

İDDİANAME
İstanbul Cumhuriyet Savcılığı'nca hazırlanan iddianameye göre olay şöyle gerçekleşti: C.M. 5 Mayıs'ta Değer Deniz'in Beyoğlu'ndaki evini bir süre gözlemledi. Sokakta kimse kalmadığını görünce saat 06.09'da hırsızlık amacıyla Deniz'in penceresinden evine girdi. Deniz, camdan odaya giren C.M.'nin ayak seslerine uyandı ve çığlık atmaya başladı. C.M., önce genç kadının ağzını kapattı, daha sonra elleriyle boğazını sıkmaya başladı. Şüpheli C.M, bu olaydan yakın bir süre önce kolunu inciten Deniz'i fiziksel yapı olarak da ufak tefek olması nedeniyle bayılttı. Baygınlık geçiren kadının ellerini telefon şarj kablosuyla bağlayan C.M., çanta askısıyla da Deniz'i boynundan sıkarak bağladı. Daha sonra yerde baygın olarak yatan Deniz'e tecavüz etti. Şüpheli C.M., masanın üzerinde bulunan cep telefonu ve odadaki klarneti alarak evin anahtarla açtığı kapısından kaçtı. İddianamede Değer Deniz'in iç çamaşırında şüpheli C.M.'ye ait olduğu belirtilen meni lekeleri bulunduğunun tespit edildiği, otopsiye göre Değer Deniz'in ölümünün bağla boğma sonucu meydana geldiği belirtiliyordu.

DEĞER DENİZ'İN KARDEŞİ: DAVA İSTEDİĞİMİZ GİBİ SONUÇLANDI

Davanın karara bağlanmasının ardından Değer Deniz'in kardeşi Orhan Deniz ve avukatları karara ilişkin açıklamalarda bulundu. Çağlayan'daki İstanbul Adalet Sarayı önünde açıklama yapan ailenin avukatı Hülya Gülbahar, davanın "Cinayet, yağma ve tecavüz" suçlarından sanığa ceza verilmesiyle sonuçlandığını belirterek, iddianamede de bu cezaların istendiğini ve bu açıdan kararı olumlu bulduklarını söyledi.

AVUKAT: MAHKEMENİN KARARINA "CANAVARCA HİSLE ÖLDÜRÜLMESİNİ" KARARA EKLEMESİNİ BEKLERDİK.
Değer Deniz cinayetinin basit bir kadın cinayeti olmadığını, sanığın 40 dakika boyunca eziyet çekitirerek, canavarca hisle Değer'i öldürdüğünü ifade eden Gülbahar, "Mahkemenin bu nitelikli hali de kararına eklemesini beklerdik" dedi. Kararı bu açıdan temyize götüreceklerini belirten Avukat Gülbahar, "Kadın örgütlerinin de davada müdahillik talepleri vardı. Ancak mahkeme bu talepleri reddetti. Bu açıdan da davayı temyiz edeceğiz" diye konuştu.

"İSTEDİĞİMİZ GİBİ SONUÇLANDI"
Değer Deniz'in kardeşi Orhan Deniz de karardan memnun kaldıklarını ifade ederek, "Tabi ki verilen ceza hiçbir şekilde yetmiyor ama olsun, en azından istediğimiz bir iki detayı da aldık. En önemlisi burada güzel bir dayanışma yaşadık hep beraber. Bu daha bir başlangıç. Kadın dayanışması, en önemlisi insan dayanışması içerisindeyiz. Bu dava çok önemliydi. İstediğimiz gibi sonuçlandı" dedi.

"İKİ DAVAMIZ DAHA VAR..."
Değer Deniz'in ölümünün ardından olay yerine gelmedikleri için 2 adli tıp doktoru hakkında ve yapılan haberler nedeniyle bazı basın kuruluşları hakkında da davalar açtıklarını belirten Orhan Deniz, "iki davamız daha var. Olay yerine gelmeyen 2 adli tıp doktoru. Bir diğeri de hakkımızda ailemize Değer'in şahsına yapılan 'ayinde öldürüldü', 'yalnız yaşayan müzisyen kadın',' masaj terapistiydi' gibi haberler üzerine olacaktır. Dayanışmaya devam etmekten başka çaremiz yok. Bütün kadın derneklerine çok teşekkür ediyoruz. İyi hal indirimden yararlamadı, ilk hedefimiz buydu. Onun içinde yargıçlara teşekkür ediyoruz" diye konuştu.